İstanbul’da bir lisede Atatürk’ün fotoğrafına yönelik müstehcen hareketler sergileyen 17 yaşındaki A.E.S. tutuklandı. Bu karara reaksiyon gösteren Gelecek Partisi önderi Ahmet Davutoğlu, “Ah evladım evet büyük yanlış yaptın ancak senin yerin mahpus değil. Artık hangisine yanalım? Vahim bir ahlaki yanılgı işleyen gencin pedagojik rehabilitasyona tabi tutulması gerekirken ifşa edilerek ve tutuklanarak düzeltilmesi mümkün olmayan bir mukadderata mahkûm edilmesine mi?” dedi.

HAREKETİ İNFİAL YARATTI

Üsküdar’da bir lisede çekilen imajlar infial yarattı. İmgelerde A.E.S. isimli lise öğrencisinin elindeki ulu başkan Atatürk fotoğrafıyla uygunsuz hareketlerde bulunduğu görüldü. İmgelerde lise öğrencisinin uzun mühlet güldüğü anlar yer aldı. Toplumsal medya kullanıcıları manzaralara sert reaksiyon gösterdi.

TUTUKLANDI

Görüntüler üzerine harekete geçen polis grupları, A.E.S’yi gözaltına aldı. Kuşkulu, emniyetteki süreçlerinin akabinde Kartal’daki Anadolu Adliyesi’ne getirildi. A.E.S. savcılık tabirinden sonra “Halkın bir bölümünü toplumsal sınıf, din, mezhep, cinsiyet bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama” ve “Atatürk’ün anısına alenen hakaret” hatalarından tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Anadolu 4. Sulh Ceza Hakimliği A.E.S.’nin tutuklanmasına karar verdi. A.E.S. cezaevine gönderildi.

“SAMİMİ BİR ÖZÜR YETERLİ”

Bu karara reaksiyon gösteren Ahmet Davutoğlu ise şunları söyledi: “Ah evladım, evet çok büyük yanlış yaptın fakat senin yerin mahpus değil, bir daha tekrar etmeyeceği biçiminde bir taahhütle yapacağın samimi bir özür kâfi. Artık sormak isterim hem sana hem seni gereç yapanlara hem de seni tutuklayıp mahpusa koyanlara; Hangisine yanalım?

İlim, ahlak, edep ve haya sahibi gençler yetişmesi için bir jenerasyonun bedel ödeyerek sahip çıktığı bir eğitim kurumunda böylesine ahlak-dışı imgelerin yaşanmasına sebep olan toplumsal iklime mi? Özgür fikir ışığında değerlendirilmeleri ve tarihimize yaptığı katkıları hasebiyle hürmetle anılmaları gereken başta Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk olmak üzere tarihi şahsiyetlerimizin ortak bir hafızaya değil de toplumsal kutuplaşmaya alet edilmesine mi?

“BU CİNNET HALİ KARŞISINDA AKIL VE BİLİMLE DAVRANMAK ZORUNDAYIZ”

Vahim bir ahlaki yanılgı işleyen 17 yaşında gencin pedagojik rehabilitasyona tabi tutulması gerekirken ifşa edilerek ve tutuklanarak düzeltilmesi mümkün olmayan bir bahta mahkûm edilmesine mi? Yayılmaması gereken bu nahoş davranışın imajlarının yayılması ile her seferinde Atatürk’e tekrar tekrar hakaret edilmesine yol açıldığının görülmesine karşın toplumsal linç kampanyası için bunun kullanılmasına mı? Gitgide derinleşen bu cinnet hali karşısında akıl, vicdan, bilim ve basiret ile davranmak zorundayız.”