Eski İçişleri Bakanı, AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu yaklaşık 10 gün evvel yasama dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle Meclis Başkanlığına dilekçe vermişti.

“Hakkındaki karalama ve iftiralarla hukuk yerinde gayret etmenin zorunlu hal aldığını” söyleyen Soylu dokunulmazlığının kaldırılmasını istedi. Soylu’nun dokunulmazlığı lakin Genel Kurul’da kabul edilmesi halinde kaldırılabilir. Lakin ne Meclis Başkanlığının ne de AK Parti kümesinin bu türlü bir gündemi bulunmuyor.

“ELİNİZDE BİLGİ-BELGE NE VARSA BAŞVURUN”

Gazeteduvar’da yer alan habere nazaran iktidar kulislerinde Soylu’nun başvurusu için, “Süleyman Soylu dokunulmazlığının kaldırılması için dilekçe verdi fakat hakkında Meclis’te bir fezleke yok. Bu nedenle bir süreç gerektirecek durum da yok. Soylu bu müracaat ile ‘Hakkımda bir sürü argümanda bulunuyorsunuz. Savcılık orada. Elinizde bilgi-belge ne varsa başvurun, soruşturma konusu olsun. Fezleke gelsin. Ben şimdiden milletvekili olarak dokunulmazlığımın kaldırılması için dilekçe veriyorum’ diyor. Bir fezleke gelirse bu müracaat değerlendirilebilir” deniliyor.

Şimdi de photoshoplu fotoğrafla Erdoğan’a saldırdı

9 kişinin can verdiği kazadan kıl hissesi kurtuldu: Kimisi talih der, ben anne duası diyorum

Yeni imajını görenler televizyonun ayarlarıyla oynadı

NE OLMUŞTU?

Eski İçişleri Bakanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, 26 Temmuz Cuma günü TBMM Başkanlığına dilekçeyle başvurarak yasama dokunulmazlığının kaldırılmasını istemişti. Soylu, dilekçesinde, 40 yıldır siyasette yer aldığını ve bu müddet içerisinde farklı vazifelerde bulunduğunu belirtmişti. Üstlendiği misyonların her birinde millete hizmet etme, hesap verme ve açık olma sorumluluğunda olduğunu kaydeden Soylu, siyaset kurumunun ve siyaset yapanların, devir periyot çeşitli tezler ve ithamlarla karşılaştığına işaret etmişti.

“SİSTEMATİK KARALAMALARLA KARŞI KARŞIYA KALDIM”

Soylu, “Halihazırda üyesi olmaktan onur duyduğum Gazi Meclis’imizin çatısı altında da milletimizi temsil ve hizmet ifasıyla, milletvekilliği vazifemi yaparken, hükümetlerimizi, İçişleri Bakanı olarak görev yaptığımız periyodu, şahsımı ve birlikte vazife yaptığımız arkadaşlarımızı amaç alan ve devletimizin prestijini ayaklar altına almak isteyen dahili ve harici menşeli çok sayıda mesnetsiz, büsbütün iftiraya dayalı, manipülatif ve birçok emsal mahfillerden üretilen organize ve sistematik karalamalarla karşı karşıya kalmış bulunmaktayız” değerlendirmesinde bulunmuştu.

FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe teşebbüsü sonrasında misyon yaptığı harika devirde demokrasiyi, devletin bekasını, ulusal iradeyi ve hukuku akamete uğratmak isteyen terör örgütlerine, hata yapılarına karşı her türlü riski alarak yürütülen cansiparane uğraşın hak ve hukukunu gözetmenin boynunun borcu olduğunu belirten Soylu, dilekçesinde, karalama ve iftira kampanyalarında kabahat yapıları ile fikir iştiraki ve işbirliği içerisinde olanların yıkıcılığına bigane kalmamayı, “her anı sadakat, kararlılık ve fedakarlıkla dokunmuş gayretin rövanşını almak isteyenlere karşı vazgeçilmez sorumluluk” olarak nitelendirmişti.

SOYLU: HANGİ BİLGİ VE EVRAKLA GELİRLERSE AÇIĞIM

Meclis başkanlığına yaptığı dokunulmazlık müracaatının akabinde konuşan eski İçişleri Bakanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu dikkat çeken sözler kullanmıştı. Halk TV’ye konuşan Soylu “Karnımdan hiç konuşmadım çok açık yazdım. Bu açık bir dilekçe, açık bir müracaat. Vakti yok. İstedikleri vakit hangi bilgi ve doküman ile gelirlerse açığım demek. Biz namusumuzu yolda bulmadık” tabirlerini kullanmıştı.