Türk Deniz Kuvvetleri ve Türk savunma sanayiine yeni kabiliyet ve yetenekler kazandıran Yeni Tip Denizaltı Projesi kapsamında inşa edilen birinci denizaltı Pirireis, bugün hizmete alındı.

Törende açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:

“Deniz Kuvvetlerimizin gücünü ve aktifliğini artıracak gemilerin teslimi ve Aksaz Tersanesi Komutanlığımızın hizmete girişi vesilesiyle bir ortadayız. Bu özel günde tersane komutanlığımızla birlikte ordumuz için kritik kıymeti haiz Pirireis denizaltımızı hizmete alıyor. Hızırreis denizaltımıza bayrak çekiyor ve seyr testlerini başlatıyoruz. Muratreis denizaltımızın havuz donatım faaliyetlerine başlıyor. İlaveten 2-3-4 numaralı akaryakıt gemileriyle 3 bin tonluk denizaltı havuzunu da hizmete veriyoruz. Gemilerimizin ve denizaltımızın inşasında emeği geçen her bir kardeşime kalpten teşekkür ediyor, ülkemiz ve Türk Silahlı Kuvvetlerimiz için güzel olmasını diliyorum.

Kahraman ecdadımızın emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni yüceltmek ve hak ettiği yerlere getirmek için uğraşımızı aralıksız sürdürüyoruz. Üç tarafı denizlerle çevrili tüm dünyanın gözü üzerinde olan bir ülkeyiz. Asırlar boyunca global güç gayretlerine sahne olmuş bir coğrafyanın tam merkezinde yer alıyoruz. Bu topraklardaki bin yıllık mevcudiyetini şehitlerinin mübarek kanlarına ve fedakarlıklarına borçlu olan bir milletiz. Topraklarımızda huzur içinde yaşamak için hem mavi vatanımızda hem de uzak coğrafyalarda güçlü ve faal bir donanmaya sahip olmamız gerektiğinin şuurundayız. Bu anlayışla 2002’den beri “Güçlü Türkiye Güçlü Ordu” şiarıyla Türk Silahlı Kuvvetlerini her alanda güçlendirmenin eforu içindeyiz. Bugün burada olduğu üzere Türkiye’nin attığı adımları dostlarımız gıptayla, kardeşlerimiz minnet ve dayanak hisleriyle muarızlarımız ise kaygıyla takip etmektedir. Ordumuzu güçlendirme amacımızın bel kemiğini ise donanmamızın kapasitesini ve caydırıcılığını artırma çalışmalarımız oluşturmaktadır. Deniz Kuvvetlerimizin muhtaçlığı olan her türlü platform ve sistemin tedariki için bütün imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. Projesi tamamlanan üretimine başlanan modernize edilen yahut teslim alınan her bir gemiyle donanmamızı hedeflediğimiz düzeye bir adım daha yaklaştırıyoruz.

Deniz Kuvvetlerimizin stratejik ögelerinin başında denizaltılarımız vardır. Bugün hizmete giren TCG Pirireis 6 adet havadan bağımsız tahrik sistemine sahip denizaltılarımızın birincisidir. Pirireis denizaltımızda şimdiye kadar 380’in üzerinde fabrika liman ve seyir kabul testi muvaffakiyetle icra edildi. Reis sınıfı denizaltılarımız dünyadaki emsallerine kıyasla çok daha üstün özelliklerle donatılmaktadır. Pirireis denizaltımız uzun müddet satha çıkmak zorunda kalmadan harekat icra edebilecektir. Biraz evvel Deniz Kuvvetleri Kumandanımız ve Savunma Bakanımız da konuşmalarında lisana getirdiler. Bayrak çekme ve seyir tecrübeleri başlangıcını gerçekleştirdiğimiz Hızırreis denizaltımızı 2025 yılında havuz donatım faaliyetlerini başlattığımız Murat Reis denizaltımızı da 2026 yılında hizmete almayı planlıyoruz. 4. denizaltımız Aydınreis’in 5. denizaltımız Seydi Alireis’in ve 6. denizaltımız Selmanreis’in inşa faaliyetleri hızla devam ediyor. Proje dahilindeki tüm denizaltılarımızı 2029 yılına kadar hizmete alarak inşallah donanmamızın gücüne güç katacağız.

Burada şu konunun altını hassaten çizmek isterim. Yeni tip denizaltı projemiz bir mukavelenin ötesinde muhdeveyata sahiptir. Bu projemiz Silahlı Kuvvetlerimizin kamu ve özel kesimimizin ahenk içerisinde çalıştığı teknik işçi yetiştirme eser yerlileştirme ve endüstrileşme üzere çok boyutlu maksatları içeren örnek bir projedir. Biliyorsunuz halihazırda kendi savaş gemisini tasarlayan inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen sayılı ülkeler ortasındayız. Alışılmış ki bununla yetinmiyoruz. Yaklaşık 138 yıllık hayalimiz olan kendi denizaltımızı inşa etme amacımıza MİLDEN projemizle ulaşmayı ümit ediyoruz. Böylelikle kendi denizaltısını dizayn edip inşa edebilen dünyadaki önder ülkeler ortasına girmiş olacağız. MİLDEN projemizle ilgili çalışmalarımızda kendi mecrasında ilerliyor. Pirireis denizaltısıyla ilgili vurgulanması gereken bir öteki nokta şudur. Denizaltımızın inşasında birçok savunma sanayi firmamız alt yüklenici olarak misyon almış böylelikle MİLDEN için büyük bir birikim elde edilmiştir. Pirireis kendi güdümlü mermilerimiz ATMACA ve GEZGİN’in yanı sıra kısa mühlet evvel harp atışıyla tesirini gördüğümüz gururumuz AKYA torpidomuzu da kullanacaktır. Ulusal denizaltımız MİLDEN’i ulusal sistem ve aygıtlarla donatıp büsbütün ulusal silahlarla kullanmayı hedefliyoruz.

Deniz Kuvvetlerimizin gereksinim duyduğu imkan ve kabiliyetlere erişebilmesi için Savunma Sanayii İcra Komitesi’nde aldığımız kararlarla çok kıymetli projeleri hayata geçirdik. Ulusal hücumbot yeni tip mayın avlama gemisi İstif sınıfı fırkateyn, açık deniz karakol gemisi, yeni tip çıkarma aracı üzere kıymetli platformların inşası devam ediyor. Ayrıyeten Deniz Kuvvetlerimizde çığır açacak TF 2000 Hava Savunma Harbi Muhribi Ulusal Denizaltı ve Ulusal Uçak Gemisinin dizayn çalışmaları sürüyor. İstanbul Tersanesi Komutanlığında yakın vakitte inşasına başlanacak TF 2000 Hava Savunma Harbi Muhribiyle ülkemizin hava savunmasını denizden itibaren kademeli olarak sağlayacağız. Hava tehdidine karşı TCG Anadolu ve Ulusal uçak gemisi üzere kritik kabiliyetlerimizin korunmasını temin edeceğiz.

Milli uçak gemimizde Hürjet, Kızılelma, TB3 ve Anka-3 yerli ve ulusal hava araçlarımız ile deniz çok tesir alanlarındaki hak ve menfaatlerimiz korunacaktır. Ayrıyeten ulusal gemilerimizi yerli ve ulusal imkanlarla geliştirilen Ulusal dikey atım lançer sistemi MİDLAS ile donatıyoruz. Bu sayede Atmaca, Sapan ve Gezgin üzere güdümlü mermilerimizi kendi lançerlerimizden atma kabiliyeti kazanıyoruz. Deniz Kuvvetlerimizin tüm yüzer dalar uçar ve karada konuşlu platformlarını ADVENT Savaş İdare Sistemi ile teçhiz ediyoruz. Tüm bu projelerimizin devreye girmesiyle Deniz Kuvvetlerimiz çok daha üstün kabiliyetlere kavuşacak Mavi Vatan’daki haklarımız daha aktif bir biçimde savunulacaktır.

Sadece deniz platformlarına sahip olmak güçlü bir donanma için kafi değildir. Gerçek bir deniz kuvveti demek bu platformları inşa edecek, bakımını ve tamiratını yapabilecek, modernizasyonlarını gerçekleştirecek, tersanelere de sahip olmayı gerektirir. Ulu tarihimizde donanmamızın en güçlü vakitleri tıpkı vakitte güçlü bir tersanecilik kültürüne sahip olduğumuz devirlerdir. Bugün bu anlayışla tersane altyapımızı güçlendiren kritik bir adım daha atıyoruz. MİLGEM korvet ve fırkateynlerimizi bağrından çıkaran İstanbul Tersanesi, Reis sınıfı denizaltıları inşa eden Gölcük Tersanesi ve Ege’deki İzmir Tersanesinden sonra hamdolsun artık 4’üncü tersanemize kavuşuyoruz.”

Ayrıntılar geliyor…