Haber: OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR

CHP Küme Lideri Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Lideri Ekrem İmamoğlu’nu Saraçhane’deki makam odasında ziyaret etti. Saraçhane’ye gelirken heyet olarak bir dilek tuttuklarını belirten Özel, “Saraçhane’ye gerçek yaklaşırken dedik ki ‘1 Nisan (2024) günü, İBB’de Meclis çoğunluğunu da sağlamış, bugüne kadar elini, kolunu bağlayan bütün manilerden kurtulmuş, İstanbul’u büyük bir farkla kazanmış Ekrem İmamoğlu’nun, CHP’nin Genel Lideri olarak bir kahvesini içmeyi’ dilek olarak tuttuk. Ümit ediyoruz, 1 Nisan’da o ziyareti gerçekleştirme imkanımız olur” dedi. CHP’de çok güçlü bir demokrasi uğraşı verildiğini belirten İmamoğlu da 10 bine yakın delegenin oy kullandığı İstanbul Vilayet Kongresi’nin de Türkiye’ye dönük sonuçları olacağını söyledi.

CHP Küme Lideri Özgür Özel, İBB Lideri Ekrem İmamoğlu’nu ziyaret etti. İmamoğlu tarafından İBB’nin Saraçhane’deki ana yerleşkesinde bulunan makam odasında ağırlanan Özel, “15 Eylül günü, önümüzdeki kurultayda genel lider adaylığı noktasındaki irademizi açıkladığımızdan beri vilayetleri ziyaret ediyoruz. Vilayet kongrelerine katılıyoruz. Katılamadığımız vilayet kongrelerine de daha sonra, ‘Hayırlısı olsun’ ziyaretlerini gerçekleştiriyoruz. İstanbul Vilayet Kongremize katılamamıştık. Bütün Türkiye’nin çok dikkatle izlediği bir kongreydi. Biz de çok dikkatle izledik. Biraz evvel de değerlendirdik; sonuçları açısından da çok önemli. Ben, sayısal ve yarattığı Türkiye’deki ruhsal sonuçlarının dışında ortaya koyduğu profili çok önemsiyorum” dedi.

“CHP KONGRELERİNDEN FARKLI SONUÇLAR BEKLEYENLERİN HEVESLERİ KURSAKLARINDA KALDI”

İmamoğlu ile görüşmesinden evvel İstanbul Vilayet Lideri seçilen Özgür Çelik’i, makamında ziyaret ederek tebrik ettiğini aktaran Özel, “Daha evvel CHP’deki misyonunu büyük bir muvaffakiyetle yapmış, takdir toplamış, 40’lı yaşlarında, yeni bir misyona talep açan ve kampanyasında da bu misyonu nasıl yapacağını ve İstanbul’u, İstanbul Vilayet Başkanlığı’nı nasıl âlâ yöneteceğini anlatan bir aday seçildi. Bu çok değerlidir. CHP kongrelerinden tansiyon bekleyenlerin, CHP kongrelerinden farklı sonuçlar bekleyenlerin hevesleri kursaklarında kaldı. Genç, dinamik bir grup seçildi” diye konuştu.

“KAMUOYUNDAKİ BEKLENTİLERLE UYUMLU BİR HEYET TEŞKİL ETMİŞ OLDU”

İl liderleri ziyaretleri sonrasında CHP’li belediyelere de konuk olduklarını belirten Özel, “İBB’ye ziyarette bulunmak hem aday sıfatıyla hem CHP Küme Lideri sıfatıyla benim için de büyük bir keyif” diyerek kelamlarını şöyle sürdürdü:

İMAMOĞLU: SAYIN LİDERİM, BİLHASSA GENEL SEÇİM SONRASI AĞIR TEMAS YAŞADIĞIMIZ YOL ARKADAŞIMIZ

CHP Genel Lider adaylığını açıklayan Özel ve beraberindeki heyetin İstanbul Vilayet Lideri Çelik’i tebrikinin akabinde kendisini ziyaret ettiklerinin altını çizen İmamoğlu da şöyle konuştu:

“Sayın Liderim; istişare halinde olan, fikirlerimizi paylaştığımız ve birbirimizi bu manada beslediğimiz, güçlendirdiğimiz, periyot devir bilhassa genel seçim sonrası da ağır bir temas yaşadığımız yol arkadaşımız. Elbette daha öncesinde de gibisi yoğunlukta her mevzuyu tartışan, müzakere eden bir yakınlığımız ve dostluğumuz kelam konusuydu. Fakat daha da ötesi; partimizin çok bedelli Küme Başkanvekiliydi. Son devirde de Sayın Genel Liderimizin genel seçim sonrası pozisyonu gereği Küme Liderimiz Meclis’te. Bu bakımdan, İstanbul Büyükşehir Belediyemizi ziyareti bizi epey memnun etmiştir. Bugün binamız epey ağır. Biraz evvel Türk-İş Genel Lideri buradaydı. Zira bütün üç sendikayla da bütün toplu iş mukavelelerimizi biz bitirdik şükürler olsun ki bir sorun yaşamadan. Türk-İş de bunu teşekkür maksatlı ziyaretimize geldi. Yeniden bir kısım yabancı misyon şefleri ziyaretimizdeydi. Tıpkı vakitte bugün Meclis günü. Münasebetiyle ağır bir meclis trafiği var. Malum Sayın Liderim, İBB Meclisi, Türkiye’nin en büyük ikinci meclisi. Yani Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden sonraki en büyük Meclis. Hasebiyle onun da yoğunluğu var. Bu türlü bir ağır trafiğin içinde sizi burada ayrıyeten görmek bizi keyifli etti.”

GAZETECİLERİN SORULARINI YANITLADILAR

Konuşmaların akabinde CHP Küme Lideri Özel ve İBB Lideri İmamoğlu, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özel ve İmamoğlu, gazetecilerin sorularına şu karşılıkları verdi:

İstanbul’daki sonucun matematiksel olarak da bir karşılığı olacak mı olmayacak mı? En çok merak edilen o. İstanbul’daki değişim rüzgarı Ankara’ya, Kurultay’a nasıl ulaşır? İstanbul için ittifakın değerine her ikiniz de değiniyorsunuz. Bu bahse ait de bundan sonra nasıl bir yol haritası olacak?

İMAMOĞLU: HER TARAFIYLA GÜÇLÜ BİR DEMOKRASİ İRADESİ KONUYOR PARTİMİZDE”

İmamoğlu: Partimizin olağan süreçleri bunlar; mahalle, ilçe, vilayet ve kurultay. Evet; bazen dilek etmediğimiz anlar yaşanabilir. Doğaldır, kolay değil. Zira, ülkenin demokrasiyi, ne yazık ki belirli kanallarında olması gereken çizgilerinden uzaklaştırdığı bir devirde, hala demokrasiyi muhafaza uğraşı veren bir siyasi partinin içerisinde de dilek etmediğimiz görüntüler yaşanabiliyor. Ancak her istikametiyle çok güçlü bir demokrasi iradesi konuyor partimizde. Son İstanbul vilayet seçimi de bunlardan bence değerli bir tanesi. Çünkü arkadaşlarımın tabirine nazaran; 10 bine yakın insan, orada bizimle bir kongre temaşasını gösterdi ve yaşadı. Bu çok özel bir durum. O bakımdan bu seçimin elbette ki Türkiye’ye dönük sonuçları olur. İstanbul, Türkiye’nin her noktadaki lokomotif gücüdür. ve buradaki siyasi sonuçlar yorumlanacaktır. Bırakın CHP’yi, ülke yorumlayacaktır. Bu bağlamda, doğal ki Kurultay’a da tesir edecek sonuçları olur; olağandır de. Biz her vakit şunu önemsiyoruz: Parti içindeki bu çabanın, kendi içinde oluşturacağı parametrelerle taşıyacağı sonuçtan öte, bizden halkın beklentisi ne? Bizden ne istiyor? Memleket insanı, bu ülkenin en büyük ana muhalefet partisinden, Türkiye’nin en eski, en esaslı partisinden ne istiyor? Başından beri Sayın Liderimizin da odaklandığı sıkıntı oydu. Bunu tartışıyor ve bugün bunu konuşuyoruz. Benim tek arzum var; Kurultay, halkımızın istediği ne var ise A’dan Z’ye onun sonucunu bize gösterecek. ve o bizi daha güçlü kılacak. O güçle, mahallî seçimi çok güçlü bir biçimde kazanacağız. ve akabinde sahiden sağlıklı bir menzil planı yaparak 2028’i, 2029’u, yani 5-6 yıllık bir planla, Türkiye’nin çok daha düzgün noktalarına, yerelden genele kavuşacağını dilek ediyorum. Benim bu türlü bir genel yorumla yapacağım ‘İstanbul’un sonucu ne olacak’ tanımım bu.”

ÖZEL: TEMEL SORUNUMUZ; 14 BELEDİYE SAYISININ 30’LU SAYILARA ÇIKARILMASI

Özel: Bizde İstanbul seçimlerinin doğurduğu en değerli sonuç, İBB’nin ve İstanbul’daki 14 belediyemizin, belediye liderimizin gayretlerinin, çabalarının bir an evvel İstanbullulara en gerçek biçimde anlatılıp, önümüzdeki 31 Mart’taki seçime gerçek hem belediyelerimizin, liderlerimizin hem örgütümüzün kol kola ilerlemesi gerekiyordu. Bu sürecin başlamış olmasından ötürü büyük memnuniyet duyuyorum. Bilhassa Vilayet Liderimizin ilçe başkanlığından gelmiş olması, 39 ilçenin hem beklentilerini hem de nasıl birlikte çalışabileceklerini çok yeterli bilen ve çok uygun tanım edebilen bir imkanı yaratacak. Bu çok kıymetli bir sıkıntı. Seçimin sayısal sonuçlarıyla, Ankara’da oylar sayılırken ilgileniriz. Elbet seçimin doğurduğu tüm sonuçlardan mutluyuz. Lakin temel problemimiz, bizim buradan sonra, İBB başta olmak üzere, belediyeyi kazanmak, 14 belediye sayısının 30’lu sayılara çıkarılması ve İstanbul’a hizmet aşkıyla yanıp tutuşanların elini kolunu bağlayan bütün yeterli uğraşlara, İBB Meclis çoğunluğuyla pürüz olan bu kompozisyonun değişmesidir. Bu sıkıntıyı, bu istikametiyle çok önemsiyorum. İstanbul Vilayet Başkanlığı’nda da hem İstanbul’un bütünlüğünü sağlayacak hem de genel merkezle uyumlu çalışacak genç dinamik takımlar misyona geldiler. Biz, onlarla birlikte çalışabilmek için gün sayıyoruz.

ÖZEL: İMAMOĞLU’NUN BİR KERE DAHA ‘İSTANBUL İTTİFAKI’NI SAĞLAYABİLECEK NOKTADA OLDUĞUNU ZATİ BİLİYORUZ

Eğri oturup gerçek konuşmak gerekirse; CHP’nin genel toplumsal algıda, ittifak potansiyelinde bir zayıflama olduğuna yönelik algı yürüyor. Hem evvelki ittifak ortaklarımızdan gelen açıklamalar, verilen yanıtlar noktasında bir durum var. Bir de seçimden sonra, seçimde imzalanan bir bâtın protokolünden haberdar olan bir küme seçmenin bundan duyduğu bir rahatsızlık var. Biz, bu sorunlarda, siyasette paradigma değişikliklerinin kıymetli kırılımların bu tip problemlerin aşılmasına çok kıymetli katkı sağlayacağını düşünüyoruz. 4 Kasım günü CHP’de yaşanacak bir değişimin, 6 Kasım günü bütün ittifak ortakları ve toplumsal ittifak potansiyeline yönelik olarak çok değerli yansımaları olacaktır. Yeni bir sayfa açmaya geldiğimizi tabir etmek çok mümkün. Ayrıyeten bütün bu tartışmaların dışında, ben Ekrem Başkan’ın o sözünü hiç unutmam. ‘İstanbul’u ‘İstanbul İttifakı’ kazandı’ demişti. İstanbul İttifakı’nın kazandırdığı ve misyona getirdiği Belediye Lideri’nin bir defa daha hizmet ettiği kentte, o İstanbul İttifakı’nı sağlayabilecek noktada olduğunu aslında biliyoruz. O noktada, kendisinin o yetkinliği, tartışma götürür bir konu değildir. Biz de hem İstanbul’a hem Türkiye’ye katkı sağlayacak ve daha büyük muvaffakiyetleri kazanabileceğimiz hem bizi hem ittifak ortaklarımızı hem de Türkiye daha yeterli yönetilsin, belediyeler daha uygun yönetilsin diye umut taşıyan herkesi memnun edecek ne varsa, o bahse katkı sağlayacağız.

İMAMOĞLU: “İHTİYACIMIZ OLAN ŞEY, ÖNÜMÜZDEKİ KURULTAY’DA DEĞİŞİMDİR”

Sürekli, “İYİ Parti’yle İstanbul’da bir ortaya geldiğimizde neler başarabildiğimizi gördük” diyordunuz. Artık “İstanbul İttifakı” diyorsunuz. DÜZGÜN Partisiz bir İstanbul ittifakı, sizin başınızda nasıl oluşuyor? Nelerden oluşuyor? Genel başkanlık için sizin adayınız kim?

İmamoğlu: Bir kez Millet İttifakı kurulduğu an itibariyle de İstanbul İttifakı’yla seçimi kazanacağımızı duyurarak yola çıkmıştım adaylık açıklamama dönük bakarsanız. Birinci andan itibaren bir İstanbul İttifakı mottosunu İstanbul’da çalıştırmıştık ve ondan hiç vazgeçmedik. İstanbul İttifakı, daha sonra seçim özelinde ‘İmamoğlu Gönüllüleri’ne, daha sonra ‘İstanbul Gönüllüleri’ne evrildi ve hala devam ediyor. Devam edeceğini düşünüyorum her daim. O bakımdan, benim bugün İstanbul İttifakı’nı yaptığım savunun içinde aslında hala Millet İttifakı da var, GÜZEL Parti de var ya da YETERLİ Parti’ye oy verenler var. Doğal ki bugün siyasi partilerin kendi iç sistemlerini nasıl işleteceği tarafında verdiği kararlara, benim buradan yorum yapmam asla yakışmaz. Fakat ‘Son ana kadar her türlü ittifak kurulabilir’ inancını tekrar lisana getiriyorum. Siyasetin, son karar verilene kadar kendi içindeki değişkenlere nazaran birtakım kararları organize etme gücüne sahip olduğunu, en yeterli basın mensubu olarak sizler bilirsiniz. Ben, o ihtimal bitmeden, güya tekrar DÜZGÜN Parti’yle ittifak yapılmayacakmış üzere vesaire üzere yorumlara asla girmem. Benim bahsettiğim İstanbul İttifakı da devam ediyor. Öbür ittifakların, ÂLÂ Parti’de içinde olmak kaydıyla, oluşabilme ihtimali de hala canlılığını koruyor. İBB Lideri olarak, CHP ailesinin güçlü bir ferdi olarak, CHP’nin başarılı olması noktasında da her vakit en doğruyu yapma konusunda görevli sorumlu bir bireyi olarak söylüyorum ki, ‘Bu iktidarı hem yerelde hem genelde elde etmemiz için, bizim gereksinimimiz olan şey, bu önümüzdeki Kurultay’da değişimdir ve ona dönük atılan adımlardır. Süreci birlikte takip ediyoruz. Şu an adaylığını açıklayan ve bu sürece talip olduğunu söyleyen Sayın Özgür Özel Küme Liderimiz var. O güne kadar adaylıklar nasıl oluşur; bakarız, ederiz, inceleriz. Günü geldiğinde oturur, en gerçek kararı Kurultay, delege olarak daima birlikte veririz.”

İMAMOĞLU: CANPOLAT’LA HAZİRANDAN BU YANA 30 KERE GÖRÜŞTÜM

Sayın Cemal Canpolat’ın açıklamaları hakkında neler söylemek istersiniz? Gökhan Günaydın, daha evvel bir televizyon kanalında, Cemal Canpolat’ın size, değişimcilerin adayı olmak istediğini söylediğini aktardı. Siz Cemal Canpolat’la görüştünüz mü? Ondan size bu türlü bir talep geldi mi?

İmamoğlu: Sayın Cemal Canpolat’la, haziranın ortasından itibaren, tahminen 30’a yakın görüştük. Yani bir kez değil, 30 sefer görüştüm. Madem sordunuz, şunu söyleyeyim: O mikrofonda lisana getirdiklerinin binde birini bana söyleseydi o 30 toplantının içerisinde, ‘Zaten söylemişti’ diye tahminen makul karşılardım. Bu kadar karşılık.

Özel: Sayın Lider da hatırlattı, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Türkiye’nin ikinci büyük meclisinde, İBB Meclisi’nde, bizim kongremizde, aile içindeki bir rekabette kullanılan tabirler, her iki meclisin gündemine giriyorsa, orada bir yanlış yapılmış demektir. Bunun dışında bir değerlendirmeye gerek yok.