×

Yenidoğan davasında yedinci gün: Halime bebeğin ölümünden sorumlu tutulan hemşire konuştu

Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya 22 tutuklu sanık ile tutuksuz sanıklar ve tarafların avukatları katıldı.

“DENETİM EKİPLERİ BEBEĞE YAKINDAN BAKMADI”

Örgüt üyeliği, dolandırıcılık ve Halime bebeğin ölümüyle suçlanan tutuksuz sanık hemşire Ecem Koç, savunmasında, “Üzerime atılı suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum. Çorlu Reyap Hastanesi’nde yeni doğan yoğun bakım hemşiresi olarak mesleğe başladım ve beş yıl boyunca çalıştım. Çorlu çok küçük bir yer. İşletme tarzı şeyler orada duyulmamış şeyler. Hemşirelik yapmakla yükümlüyüm. Her hangi bir örgüte üye değilim. Kimseyi tanımıyorum. Halime bebek, anne karnında oksijensiz kalmış bir bebek. Tekirdağ Şehir Hastanesi bebeği bize 112 çağrı merkeziyle sevk etti. Doktorların ‘yaşaması mümkün değil’ denen bir bebek. Biz buna rağmen gereken her yeyi yaptık. Bebek o gün kötüleşip o gün vefat etmedi. Zaten kötüydü. Bir kaç gün de ex olmaya yakın durumdaydı. Ölmesini bekliyorduk. O gün de doktor olmadığı için biz hemşireler müdahale ettik. Müdahaleyi tek bir hemşire yapmaz zaten. 3-4 hemşire müdahale ettik. Bir kısmımız müdahaleyi yaparken ben de doktorla iletişimi sağladım. Doktor bey İstanbul’daydı. Bebeğin ex olduğunu söylediğimde ‘tamam geliyorum’ dedi. Doktok Fırat Sarı neredeyse tüm doğumlarımıza İstanbul’dan Çorlu’ya gelmiştir. Bebeğin kalbi durduğu zamana ait tapelerimiz de mevcuttur, dosyaya girmemiş. Biz bebeğin ailesine bebeğin ex olduğunu söyleyemeyiz o yüzden doktor beyi bekledik. Baş hekime de bildirdik, hangi müdahaleleri yağtığımızı da söyledik. Doktor beyle konuştuğumuzda ‘bekleyin’ demişti. Ben ex saatini bildirmiştim zaten. Monitörler açıktı, yaptığımız işlemler belliydi. Denetim ekipleri bebeğe yakından bakmadı. Baksalardı kolundaki damar yolunu, ağzından yeni çıkmış tüp olduğunu tespit edeceklerdi. Müdahale izlerini görebileceklerdi. Bebek kuvözdeyken uzaktan baktılar sadece. Orada denetim ekiplerini yanıltan tek şey bebeğin ex saati oldu. Denetim ekibi geldiğinde normal bebeğimi besliyordum. Bizimle göz teması kuran bile olmadı. Muhattaplarıyla konuştular, bana bir soru yöneltilmedi” dedi.

“DOKTOR OLMADIĞI İÇİN İSTİFA ETMEK İSTEDİK”

Hemşire Koç, “Bizim doktorumuz yoktu. Doktorun başlamasını istedik. Denetimin ertesi günü yönetime giderek bu şekilde çalışmak istemediğimizi, bu kadar sorumluluğu almak istemediğimizi bu yüzden istifa etmek istediğimizi söyledik. Yönetim, yeni bir doktorun başlayacağını, her şeyin daha güzel olacağını söylediler. İstifamızı kabul etmediler. Doktor Fırat Sarı başladı, sonra yakalama kararı çıktı” dedi.

Curusorf ilaçlarının satılmasıyla ilgili soruya yanıt veren sanık Koç, “Hasta sayımız çoktu ve bu yüzden Curusorf ilacı ona göre gelirdi. Bitmek üzere olduğunda da alarm verirdik yenisi gelsin diye. Ben böyle bir şey olabileceğini ilk kez burada duyuyorum” dedi.

“DAMAR YOLUNU BAŞINDAN AÇTIĞIMIZ İÇİN O İLACIN VERİLMEMESİ GEREKİYORDU”

Fırat Sarı ile başka biri arasında geçen, “Boş ver dopamini, yaşarsa yaşasın” konuşması sorulan hemşire Ecem Koç, “Bu konuşmaya şahit olmadım ama Halime bebek 55 günlük bir bebek. Kötü durumdaydı. Damarları inceydi, açılacak yeni damar yolu kalmamıştı. Biz en son çare olarak kafadan damar yolu açarız. Halime bebeğin başından açtığımız damar yolunu da birlikte açtık ve büyük zorluklarla açtık. Bu dopamin ilacı yakan bir ilaç olduğu için kafadan açılmış damar yolundan zaten verilmemesi gereken bir ilaç” dedi.

Share this content:

Yorum gönder