BAĞCILAR’da bir işletmenin önüne gelen kimliği meçhul 3 kişi, gözlerine kestirdikleri arabadan saniyeler içinde hayalet gösterge ekranını çalarak kayıplara karıştı. Aracını tamir ettirmek için servise götüren Zeki Türker, “Her dakika bu dehşetle mı yaşayacağız?” diyerek reaksiyon gösterdi. Şüphelilerin ekranı çaldığı anlar güvenlik kamerasına yansıdı.

Bağcılar‘da 26 Ekim Perşembe günü saat 07.30 sıralarında bir sanayi sitesindeki işletmenin önüne gelen 3 kuşkulu, gözlerine kestirdikleri arabanın camını kırarak dakikalar içinde hayalet ekranını söktü. Hayalet ekranı alarak olay yerinden uzaklaşan şüpheliler, kayıplara karıştı. Aracını inançta tutmak için meskeninin önüne park etmek yerine iş yerinin önüne park eden Zeki Türker ise sabah işe geldiğinde arabasının hayalet ekranının çalındığını fark etti. Türker’in şikayeti üzerine olay yerine gelen polis takımları, aracı ve güvenlik kamera imajlarını inceleyerek çalışma başlattı. Servise giden Türker, arabasının masrafını 90 bin lira civarında olduğunu öğrendi. Hırsızlık anları güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.

“ACABA BİR GÜN BİZİM DE BAŞIMIZA GELİR Mİ”

Araç sahibi Zeki Türker, “Severek, heves ederek aldık aracımızı. Haberlerde izlediğimizde, hayalet ekran, navigasyon, NBT üzere çalınmaları görüyoruz. Bunları duyduğumuzda midemiz bulanmaya başladı. ‘Acaba bir gün bizim de başımıza gelir mi?’ diyorduk. Aracımızı dükkanımızın önüne park edip konuta gittim. Kuşkudan meskenin önüne de götüremiyoruz, bu türlü bir psikolojiye büründük. Sabah geldiğimizde aracımızın camını kırmışlar, içeriyi dağıtmışlar. Pak bir personellik yerine, kırıp dökmeyi tercih etmişler. Göstergemizi, NBT’mizi çalmışlar. Finalde, servise gittiğimizde, yüksek meblağlarda bir masraf çıktı. Biz heves edip bir araç aldıktan sonra birileri bunu çalacak mı? Her dakika bu dehşetle mı yaşayacağız? Yoksa bu işin peşine biz mi düşelim? Çalınan malı kendi paramızla satın mı alacağız?” diye konuştu.

“ÇIKMA ESER KATİYETLE TAKILMAMASI GEREKİYOR”

Oto serviste usta olan İsmail Şin, “Böyle sıkıntılarla çok sık karşılaşıyoruz, büyük meblağlar vererek bu türlü bir araç alıyorlar. Günde tıpkı markadan 10-15 araç geliyor, bunların 5-6’sında tıpkı problemle karşılaşıyoruz. Beşerler yemek yemeye giderken, meskeninde, otoparkında, kapalı açık hiç fark etmeden daima bu türlü problemlerle karşılaşıyorlar. Ekran, gösterge bunlara dadanmışlar. Müşteri araçlarıyla teste çıktığımda bile, bir yere bıraktığımda tereddütte kalıyorum. Hırsızlar, 2-3 dakika içinde camı patlatıyor ve malzemeyi alıyorlar. Bu göstergelerin piyasa kıymeti 80-100 bin lira üzere bir sayı. Fakat bunu çalanlar, 10 bin 20 bin lira üzere bir sayıya çıkma, ikinci el olarak satıyorlar. Benim tercihim şöyle, bu eserleri katiyetle çıkma almamak. Bir diğerinin aracından çalınanı bir oburu alıyor. Bunu büsbütün özgün, sıfır kutulu olarak almak lazım. Senin malını adam alıyor, bana satıyor. Benim malımı da alıyor diğerine satıyor. Bunun önüne bu türlü geçilebilir. Çıkma eser katiyetle takılmaması gerekiyor. Aracın camını kırıyorlar, kapı kolunu kırıyorlar. Ekran dışında da 30-40 bin lira da bu türlü ziyan bırakıyorlar. Toplamda 80-100 bin lira üzere bir ziyan bırakıyorlar” dedi.