UEFA Avrupa Konferans Ligi’nin çeyrek final eşleşmesinin birinci maçında temsilcimiz Fenerbahçe, deplasmanda Olympiakos’a konuk oldu. Karaiskakis Stadyumu’nda oynanan şiddetli çabada İsviçre Futbol Federasyonu’ndan Sandro Scharer düdük çaldı. Sandro Scharer’ın yardımcılıklarını Stephane De Almeida ve Bekim Zogaj üstlendi.

MAÇIN BİRİNCİ 11’LER

Ev sahibi Olympiakos alana; Tzolakis, Rodinei, Retsos, Carmo, Ortega, Hezze, Chiquinho, Jovetic, Fortounis, Masouras, El Kaabi 11’yle çıkarken temsilcimiz Fenerbahçe, Livakovic, Osayi, Becao, Çağlar Söyüncü, Oosterwolde, Krunic, Zajc, Szymanski, İrfan Can Kahveci, Tadic, Dzeko takımıyla maça başladı.

FERDİ KADIOĞLU VE FRED YEDEK

Fenerbahçe’de Ferdi Kadıoğlu ve Fred, Olympiacos müsabakasına yedek kulübesinde başladı. İsmail Kartal, Ferdi Kadıoğlu yerine sol bekte Jayden Oosterwolde’yi tercih etti. Sakatlığını atlattıktan sonra kadroyla çalışmalara başlayan Fred de Yunan grubuna karşı oynanan müsabakada birinci 11’de yer almadı.

TUR UMUTLARI İSTANBUL’A KALDI

Fenerbahçe 3-0 geriye düştüğü maçı 3-2’ye getirip çeşit ümitlerini İstanbul’a bıraktı Olympiakos’a galibiyeti getiren golleri 8’inci dakikada Konstantinos Fortounis, 32’nci dakikada Stevan Jovetic ve 57’nci dakikada Chiquinho kaydetti. Fenerbahçe’de fileleri 68’inci dakikada penaltıdan Dusan Tadic ile 74’üncü dakikada İrfan Can Kahveci havalandırdı.

OOSTERWOLDE VE BECAO DEVAM EDEMEDİ

Fenerbahçe’nin Olympiacos ile oynadığı müsabakada Jayden Oosterwolde ve Rodrigo Becao sakatlanarak müsabakaya devam edemedi. Birinci yarının son dakikalarında sakatlanan Oosterwolde, sedye ile kenara gelirken yerine 45’inci dakikada Ferdi Kadıoğlu girdi. 83’üncü dakikada kendini yere bırakan Becao’ya birinci müdahale saha içerisinde yapıldı. Brezilyalı oyuncu daha sonra kenara gelerek yerini Leonardo Bonucci’ye bıraktı.

Fanatik muharrirleri da Fenerbahçe’nin 3-2 yenildiği Olympiakos maçını bugünkü köşe yazılarında kıymetlendirdi. İşte o yazılar…

ONLARSIZ OLMAZ – ERMAN ÖZGÜR

Öncelikle bir deplasman maçında geriden oyun kurarak oynanacaksa presten en âlâ çıkacak bek Ferdi ya da Avrupa kupası deplasmanlarında âlâ iş çıkaran Batshuayi neden yedek demeye kalmadan Fenerbahçe hem maçın birinci fırsatında golü kaçırdı hem de geriden çıkmaya çalışırken yaptığı yanılgı ile golü yedi. Bilhassa kazandığı toplarda öne oynamakta geç kalınca konum bulmakta zorlanıp, 2. golü de yiyince Fenerbahçe adeta bir hudut harbine girdi. İrfan Can’ın frikikten ve Kruniç denemesi dışında gol teşebbüsü izleyemedik. Oosterwolde sakatlanınca oyuna mecburiyetten giren Ferdi özellikleri ile bu maçın en gerekli oyuncularından olduğunu çabucak hissettirdi. Ferdi girmesine karşın 2.yarının başında Fenerbahçe daha da makûs başladı. Bir türlü ritm bulamayan, Olimpiyakos’un presinde daima topu göbekte kaybeden Fenerbahçe’de İsmail Kartal felakete sürüklenen kadrosunu görmezden gelmeye devam edince Kruniç yanılgısında 3.golü de kalesinde gördü.

EN MAKÛS PERFORMANSTAN

İsmail Kartal herzamanki üzere oyuna değil skora bakarak atak yaptı. Oyuna giren Fred ve İsmail Yüksek son yarım saatte Fenerbahçe’nin oynadığı oyunun futbola benzemesini sağladı, konumlar gelmeye başladı. Osayi ve Szymanski kaçırsa da Tadiç penaltıdan golü atıp rüzgarın az da olsa istikamet değiştirmesini sağladı. Bu rüzgar Fenerbahçe’yi cins için umutlandıran maçın en düzgünlerinden İrfan Can golü ile süslendi. Sonuçta 60 dakikası dönemin en kötülerinden olan bir Avrupa kupası deplasmanından son yarım saatlik performansı ile umutlanarak dönen Fenerbahçe’de bir kere daha ortaya çıktı ki bu grup rakip kim olursa olsun Ferdi, Fred ve İsmail Yüksek olmadan olmaz.

MUTLULUK SORUNU – CEM DİZDAR

İdari ve teknik takımının ısrarla işlediği ‘Yıllardır haksızlığa uğruyoruz’ anlatısı ile mutlak kazanma baskısı ortasına sıkıştırılmış bir ekip Fenerbahçe! Haliyle de gergin, dertli ve biraz da mutsuz bir ekip görüntüsündeler. Alana yayılış, topu kullanma konusunda dün akşamki birinci yarıda güzel görünmüş olsalar bile birinci ve üçüncü bölgelerde o gerginlik halleri nedeniyle gerek bitiricilik basamağında, gerek savunma sınırında tuhaf yanılgılar yaptılar. Hamlede ısrarla sondan bir evvelki işlerde takılırken yakın tarihte onca stoper -hatta biri de Bonucci transfer etmiş bir grup olarak başta Çağlar Söyüncü olmak üzere savunma dörtlüsünün acemice yanılgılarından da iki gol yediler.

KALECİ FARKI

Bir diğer gariplik de kaleci davranışındaydı. Edin Dzeko’nun dar açıdan gol teşebbüsünü kalecileri Tzolakis sakin kalıp gerçek kalecilik atağıyla savuştururken, Jovetic’in golünde Livakovic gibisi konumda rakip kalecinin yeterliğini ne yazık ki gösteremedi! Beri yandan her vakit olduğu üzere ‘rakibi incelikle tahlil ettiklerini’ belirten İsmail Kartal’ın orta saha ve savunma diziliş tercihlerinin rakibe nazaran topla daha çok oynamış olmalarına karşın pek işe yaradığı söylenemez. Örneğin, stoperde pek başarılı işler yapan Oosterwolde’nin sol bek başlayıp Ferdi’nin yedek oturması sanırım başları karıştırmıştır!

NORMAL NİZAMA DÖNÜNCE…

Dahası, orta sahayı savunma karakterleri daha önde olan Fred ile İsmail’i dışarıda bırakarak kuran İsmail Kartal tahminen işin ofansif yanını öne koymayı planladı. Ne var ki, Adana Demirspor maçının akabinde övdüğü Krunic’ten de yanı başına yerleştirdiği Zajc’tan da beklediğini bir türlü alamadı. Ne vakit ki klasik ‘düzen oyuncuları’ alanda yerlerini aldı, işler hızla yoluna girdi. Mağlup olsa da İstanbul’a halledilebilir bir sonuçla dönüyor Fenerbahçe. Birtakım giderilebilir eksikleri olsa da oyun tamam üzere lakin şu ‘mutluluk sorunu’nu çözmek öncelikli olmalı. Biraz rahatlamaya, gülümsemeye, futbolun tadına varmaya gereksinimi var güya Fenerbahçeli oyuncuların…

DOĞRU GRUP, ÜMİTLİ SONUÇ – FAİK ÇETİNER

İlk 11’de beklenen bankolar (Fred, İsmail Yüksek, Ferdi) kulübede, Zajc, Kruniç alandaydı. İsmail Kartal, Djiku (Çok arandı) olmayınca Becao ve Çağlar’ı yan yana oynatıp, Oosterwolde’yi de sola atmıştı. Fenerbahçe nedendir bilinmez, huzursuz ve telaşlı idi. Oyunu daima geriden kurmaya çalıştı. Orta alanda Kruniç (Tek isabetli şutu var) Zajc ve Szymanski (Net konumları harcadı) maça yüklerini koymayınca, Olympiakos oyunu yönlendirmeye başladı. Konut sahibi çok durum üretememesine karşın, Çağlar’ın ikram pasını yakalayan kaptan Fortounis topu denetim, edip kaleye gönderdi. Livakoviç kapattığı köşeden meşin yuvarlağı içeri alınca mesken sahibi düzgünce havaya girdi.

Fenerbahçe yediği gole karşın tepki gösteremiyor, Dzeko rakip kale önünde savaş veriyordu. Birinci 30 dakika bitiminde bu sefer Jovetic’in cılız bir vuruşu defans ve Livakoviç’in bakışları ortasında ağlara gidince Fenerbahçe ismine maç daha külfetli bir hale geliyordu. Devre 2 farkla bitince İsmail Kartal kesin atak yapar dedik, ne gezer… İkinci yarının başında rakip farkı 3’e çıkarınca maçtan ümidini kesenler fazlaydı. İsmail Kartal 3-0’dan sonra uyandı. Alanda gezinen Kruniç ve Zajc’ı dışarı alıp, Fred ve İsmail Yüksek’i alana sürdü. Oosterwolde’nin yerine Ferdi de alanda olunca Fenerbahçe gerçek gücünü göstermeye başladı.

FENERBAHÇE’YE DİRENEMEZLER

Evvel Tadiç’in penaltısı, akabinde İrfan Can’nın (Çok tesirli oynadı) golü ile konut sahibinin aklı ve ayakları karışmaya başladı. Son kısımda rakibini bunaltan Fenerbahçe, skora razı bir Olympiakos seyrettik. Özet mi? İsmail Kartal’ın yanlış tercihleri ile giden maç, hakikat atılımlar ile ümitli bir sonuçla bitti. Bu Olympiakos Kadıköy’de Fenerbahçe’ye direnemez. Kâfi ki İsmail Kartal kendini maça versin. Gerisi kolay…

KARAKTER, ÇEŞİDİN ANAHTARI OLABİLİR – SERKAN AKCAN

Olympiakos Teknik Yöneticisi Mendilibar’ın son iki lig maçında çift santrfor tercihi İsmail Kartal’ı sol bekte Oosterwolde’ye yöneltti. Bu seçim bir evvelki çeşitte bir buçuk santrforla oynayan Gilloise karşısında yararlı bir başlangıç planı olarak tabelaya yansımıştı. Ne var ki, Oosterwolde’yi sol bek yaptığınızda oyunu soldan kurarken top çıkarmakta birtakım zorluklar çekebilirsiniz. Fenerbahçe birinci golü biraz da bu yüzden yedi. Geriden oyun kurarken top Çağlar’a geldiğinde Oosterwolde’nin çizgide pas istasyonu olamaması oyunun merkeze dönmesine ve Olympiakos’un kazandığı topu gol yapmasına yol açtı. Çağlar’ın ikinci golde ofsaytı bozuşu, Livakovic’in dar açı avantajına sahipken Jovetic’ten golü yemesi, Fenerbahçe savunmasının topu çıkarırken daima krize girişi İsmail hocanın üzerinde mesai harcaması gereken bahisler. Sağlıklı oldukları sürece Fenerbahçe’nin ülkü 11’inde Fred, İsmail Yüksek ve Ferdi’nin oynamaması artık kabul edilebilir değil.

DEĞİŞİKLİKLER FARK YARATTI

Fenerbahçe, 17 Mart’taki Trabzon maçından sonra yalnızca 1 resmi maç oynadı ve herkes gereğince dinlendi, sakatlar güzelleşti. Bu mevsim artık ülkünün oynayacağı, tek bir yenilginin maksadı şaşırtacağı bir mevsim. İsmail hocanın Atina’daki başlangıç 11’i yüzünden Fenerbahçe, Olympiakos karşısında anlaşılmaz kusurlarla 3-0 geri düştü. Ne vakit ki, Fred ile İsmail oyuna girdi Fenerbahçe için alanda değişik bir pencere açıldı. Fred ve İsmail’in girişinin akabinde 3-0’dan maçı 3-2’ye getirmek değerli. 180 dakikalık serinin 90 dakikasını geride kapattı Fenerbahçe ve hâlâ Kadıköy’de oynanmamış uzun bir 90 dakika var. 60’tan sonra ortaya konan karakter bu tıbbın anahtarı olabilir.

HATALI KARAR YOKTU – DENİZ ÇOBAN

Maçın İsviçreli hakemi Scharer, maç boyunca kusursuz bir performans sergiledi. Çok koştu, konumlara yakındı. Karar standardı, oyuncuların ona olan inancını artırdı. Son düdüğü çaldığında akıllarda kalan olumsuz bir kararı yoktu. Maçta dört sefer elini sarı kart için cebine attı. Yanılgılı kart kararı olmadı. 66. dakikada ceza alanında topla buluşan Osayi, son çizgiden orta yaptıktan sonra Retsos’un denetimsiz atağıyla yerde kaldı. İsviçreli hakem gerçek bir penaltı düdüğü çaldı. Retsos’a gösterdiği sarı kart da doğruydu.

AVANTAJLI SONUÇ – MEHMET ALİ SABUNCU

Avantajlı sonuç UEFA Konferans Ligi çeyrek final birinci maçında rakip Yunan devi Olympiacos idi… Maç İsviçreli hakem Sandro Scharer’in düdüğü ile başladı. Gelelim 90 dakikanın kıymetli anlarına; Maçın 4. dakikasında Edin Dzeko voleyle kaleyi yokladı, Yunan defansı golü çıkardı. Müsabakaya süratli ve tesirli başlayan Sarı-Lacivertliler, 8. dakikada Çağlar’ın yanılgılı pasını âlâ kıymetlendiren Fortounis’in golüyle 1-0 geriye düştü. 32’de çaprazdan bu kere Jovetic farkı ikiye çıkardı: 2-0. Devre bu gollerle 2-0 sona erdi.

PENALTIYI TADİÇ ATTI

51’de El Kaabi üçü denedi, kaleci Livakovic golü engelledi. 57’de Chiguinho uzaktan farkı 3’e çıkarttı: 3-0. İsmail Kartal 62’de oyuna müdahale ederek iki değişiklik yaptı, Fred ve İsmail’in oyuna aldı… 63’te Szymanski başla golü denedi, olmadı. 68’de Osayi Samuel düşürüldü, hakem Scharer penaltıyı verdi. Atışı kullanan Dusan Tadic, kaleci ve topu farklı köşelere gönderdi, durum 3-1 oldu. 74’te Fenerbahçe düzgün paslaştı, en son Syzmanski’nin pasında İrfan Can Kahveci boş konumda kusur yapmadı, skoru 3-2’ye getirdi. Maç bu sonuçla bitti… Rövanş çabucak bir hafta sonra 18 Nisan’da Kadıköy’de oynanacak. Fenerbahçe, Pire deplasmanından yarı final için uygun bir sonuçla ülkeye döndü.