ZEYNEP BAYAR

Bloomberg HT’ye konuk alan Columbia Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Yöneticisi Prof. Dr. Jeffrey D. Sachs, bankacılık krizinin tesirlerini ve Türkiye’de seçim sonrası Merkez Bankası’nın uygulayacağı mümkün para siyaseti hakkında konuştu.

ABD’de başlayıp Avrupa’ya sıçrayan bankacılık krizinin akabinde kimi ekonomistler, Avrupa Merkez Bankası’nın (AMB) ve ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artışlarının bankacılık sistemini istikrarsızlaştırdığını gündeme getirdi. Bu argümanı pahalandıran Sachs, son devirde kredi şartlarındaki gerekli olan sıkılaşmanın kuşkusuz bankaları baskı altına aldığını söyledi.

“Şu anda düzgün bir halde hedge edememiş ve faiz patikasının nereye gideceğini varsayım edememiş bankalar kasvet yaşıyor.” diyen Sachs, pandemide alınan ekonomik tedbirler nedeniyle Fed ve AMB’nin bu adımları “atmak zorunda” olduğunu belirtti.

“Merkez bankaları adımlarını zayıf bankaları düşünerek atmamalı”

Bazı ekonomistler, bankacılık bölümü kendini toparlayana kadar merkez bankalarının faiz artırımını erteleme davetinde bulundu. Bu öneriyi desteklemediğini belirten Sachs, “AMB ve Fed’in, dikkatlerini enflasyon üzerinde tutmaya devam etmeleri ve gaye düzeylere indirmeleri gerekiyor. Bence hiçbir formda kredi siyasetlerini zayıf bankaları düşünerek atmamalılar. Daha çok genel ekonomiyi düşünerek adım atılmalı, ama birebir vakitte bir yandan bu sorunlar oluştuğunda bunları çözebilmeleri için ellerinde araçları olması gerekiyor.” dedi.

“Türkiye şu anda yatırım yapılabilir bir ülke değil”

Sachs, Bloomberg HT ile gerçekleştirdiği röportajda Türkiye iktisadına ait değerlendirmeler de yaptı. TCMB’nin genel seçim sonrası para siyasetinde nasıl bir strateji izleyeceği hakkında konuşan Sachs, Türkiye’nin kredi notunun aşağı taraflı olarak revize edildiğini ve bir taraftan TL’de zayıflama gerçekleştiğini belirtti. Seçimden sonra bütün bu orta vadeli siyasetlerin gözden geçirilmesi gerektiğini söyleyen Sachs, “Şu anda yüzde 50 civarında bir enflasyon var. Bu hakikaten çok yüksek.” sözlerini kullandı.

Türkiye’de iktidar değişiminin direkt yabancı yatırımları ve portföy yatırımlarını nasıl etkileyeceğine değinen Sachs ,”Şu an Türkiye yatırım yapılabilir seviyeye sahip bir ülke değil. Daha riskli bir ülke olarak görülüyor. Bence Türkiye kıymetli bir iktisat, daha yeterli bir kredi notuna sahip olmalı ve daha fazla direkt yatırım alabilmeli. Lakin açık konuşmak gerekirse, seçim sonrası gelecek hükümetin uyumlu bir iktisat siyaseti belirlemesi gerekiyor.” dedi.