Mudanya ilçesinde Saygın Altınöz, kendisini aldattığı gerekçesiyle eşi Havva Altınöz’e (29) 2022’de boşanma davası açtı. Bir hastanede paklık vazifelisi olarak çalışan 2 çocuk annesi Havva Altınöz de Saygın Altınöz hakkında tehdit ettiği gerekçesiyle saklılık ve muhafaza kararı aldırıp, Balıkesir’e yerleşti. Havva Altınöz, akabinde Balıkesir Atatürk Kent Hastanesi’nde işe başladı. Bu süreçte Saygın Altınöz, kendi annesi ve kardeşini tehdit ve darbettiği teziyle 3 Ocak’ta gözaltına alınıp, tutuklandı.

TAHLİYE OLDUKTAN SONRA VURDU

28 Mart’ta tahliye olan Saygın Altınöz, Balıkesir’in kırsal Çekirdekli Mahallesi’ne yerleşti. Argümana nazaran Saygın Altınöz, kapalılık kararına karşın Havva’nın konutunu buldu. 27 Nisan’da Gündoğan Mahallesi’ne gidip, arabası ile beklemeye başlayan Saygın Altınöz, yanındaki ruhsatsız tabanca ile kendi aracına binen boşanma evresindeki eşini başından vurdu. Hastaneye kaldırılan Havva Altınöz, 16 Ağustos’ta hayatını kaybetti. Gözaltına alınıp, ‘eşi taammüden öldürmeye teşebbüs’ cürmünden tutuklanan Saygın Altınöz hakkında Balıkesir 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.

‘TASARLAMADIM, DENK GELDİ’

Davanın ikinci duruşması, bugün görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Saygın Altınöz, öldürülen Havva Altınöz’ün annesi Kezban Yılmaz, Yılmaz’ın avukatı Melike Azer, Sil Baştan Bayana Yönelik Şiddet ve Çocuk İstismarı ile Uğraş Derneği Lideri Ayşegül Küçükafacan, Sil Baştan Bayana Yönelik Şiddet ve Çocuk İstismarı ile Çaba Derneği avukatlarından Deniz Ültan katıldı. Duruşmada; Sil Baştan Bayana Yönelik Şiddet ve Çocuk İstismarı ile Çaba Derneği’nin davaya müdahil olma talebi reddedildi.

Sanık Altınöz, sözünde, “Havva’nın öteki biriyle ilgisi vardı. Beni aldattığını öğrenince 1,5 yıl evvel boşanma davası açtım. Bana hakaretlerde bulunmaya devam etti. Küfrediyordu, olayı tasarlamadım. O gün olay yerinden geçerken denk geldi; karşılaştık. Tekrar hakaretlerde bulundu, o nedenle öldürdüm. Pişmanım” dedi.

Avukat Melike Azer ise ‘eşi tasarlayarak öldürülmeye teşebbüs’ cürmünden açılan davada, Havva Altınöz’ün vefatı sonrası ‘eşi tasarlayarak öldürme’ hatasından savcılıkça ek iddianame verildiğini söyledi. Duruşma, evraktaki eksikliklerin giderilmesi için 21 Aralık’a ertelendi.

‘KIZIMA BUNU YAPAN BİREYE EN AĞIR CEZA VERİLSİN’

Duruşma çıkışında DHA muhabirine konuşan Havva Altınöz’ün annesi Kezban Yılmaz, “Havva birinci kaçırıldığında 14 yaşındaydı. 2 sefer geri getirdik, sonra tekrar kaçırıldı. Evlendiler. Havva daima dönmek istiyordu lakin eşi tarafından tehdit ediliyordu. Kızım, ‘Çocukları var’ diye çok yönetim etmeye çalıştı. Daima eşinden şiddet görüyordu. Son dövdüğünde kızım ‘Anne beni kurtar’ diyerek yardım istedi. Çığlıkları hala kulağımda. Sonra polisler gelip, kendisini hastaneye götürmüş. Taburcu edilmesinden sonra halası ve eniştesi alıp, Balıkesir’ getirmişti. Burada halasında kalıyordu, işini de Balıkesir’e aldırmıştı ve tertip kurmaya başlamıştı. Çocuğum, işine gelip gidiyordu. Biz dahi yeri aşikâr olmasın diye fazla gidip, gelmiyorduk. Kızıma bunu yapan şahsa en ağır ceza verilsin. Ömür uzunluğu mahpustan çıkmasını istemiyorum. Bizi de öldüreceğini söylüyor, peşimize birilerini takmış. Bize bu halde haber yolladı” dedi.

DESTEK DAVETİ YAPTI

Avukat Deniz Ültan, davaya ait “Erkek şiddetine maruz kalan bayanların korunması gayeli kurulmuş bir derneğiz. Mahkemeler kademesinde dernek ismine yapabileceklerimiz engellenmekte. Halbuki müştekilerin müracaatları üzerine Sil Lider Derneği olarak müdahillik talebinde bulunmuştuk. Fakat mahkeme direkt ziyan gören olmadığımızı sav ederek, bizim müdahale misyonumuzu kabul etmedi” diye konuştu.

Dernek Lideri Ayşegül Küçükafacan ise bir sonraki duruşmanın 21 Aralık’ta olduğunu belirtip, takviye daveti yaptı. Küçükafacan, “O tarihte lütfen bize, Havva’ya dayanak olmak üzere Balıkesir halkını, bayanları, erkekleri mahkemeye bekliyoruz. El ele bu çabayı vermek istiyoruz. Zira bayana yönelik şiddetle uğraş topyekün yapılması gereken bir çaba. Bütün kurumların, bütün bireylerin birlikte yapması gereken bir çaba. Aksi halde bu sanıklar, daima cüret buluyor. Mahkemelerde, bu bireylere karşı toplumsal bir reaksiyon gösterilmeli. Heyetin de yargılamayı süratli bir biçimde yapıp, acılı annenin acısına bir nebze su serpmesini bekliyoruz” dedi.