Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TUSİD) tarafından düzenlenen HOSTECH By TUSİD Fuarı, İstanbul Fuar Merkezi’nde kapılarını açtı.

TUSİD’den yapılan açıklamaya nazaran, 2 yılda bir düzenlenen fuar, otel, restoran, kafe üzere tüm kesim oyuncularını, gastronomi dünyasındaki şefleri ve şef adaylarını bir ortaya getiriyor.

Dünya endüstriyel mutfak dalının buluşma noktası olan fuara 100’den fazla ülkeden 2 binin üzerinde satın almacının iştiraki bekleniyor.

600’e yakın iştirakçinin yer aldığı fuar, bu yıl birinci defa 8 salonda yapılıyor. Fuarın açılış konuşmalarını İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Lideri Çetin Tecdelioğlu, Mesken ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Lideri Talga Özger, Kayalar Sanayi İdare Şurası Lideri Fikret Kaya ve TUSİD İdare Şurası Lideri Güçlü Kaplangı yaparken, fuarın 1 milyar dolarlık iş hacmi oluşturması bekleniyor.

Açıklamada açılış konuşmasına yer verilen TUSİD İdare Heyeti Lideri Kaplangı, endüstriyel mutfak, çamaşırhane, servis ve ikram ekipmanları dalının, 6,5 milyar dolarlık genel mutfak eşyaları ihracatının yüzde 40’ını tek başına gerçekleştirdiğini belirterek, “Dış ticaret fazlasının azamî düzeyde olduğu kesimimiz, 2022’yi 2,45 milyar dolar üzere değerli bir muvaffakiyetle kapattı. Dünyanın en büyük 5 ihracatçısından biri olan dalımızın 2024 için de 3,2 milyar dolar ihracat maksadı bulunuyor. Türkiye endüstriyel mutfak endüstrisi, 150’nin üzerinde ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Dalımızın ana pazarları Avrupa, Orta Doğu, Balkanlar, BDT ve komşu ülkeler. Gaye pazarlar Amerika Birleşik Devletleri, Afrika ve Yakın Doğu.” tabirlerini kullandı.

“Ölçek iktisadıyla ihracat yüzde 50 artar”

Ev ve mutfak eşyaları ihracatında Çin’in 160 milyar dolar ile başı çektiğini aktaran Kaplangı, daldaki ölçek meselesine da dikkati çekti.

Kaplangı, bütün üyelerinin yüzde 95’ini kobilerin oluşturduğu bir dalda, bu türlü büyük ölçekli bir rakipten pazar hissesi almak için ölçek iktisadına geçilmesi gerektiğini kaydetti.

Ancak bunun için üretim yerlerinin değiştirilmesi gerektiğini söz eden Kaplangı, şu sözleri kullandı:

“Çoğumuz katlı yerlerde ve daha küçük ölçekte üretim yapıyoruz. Bu dezavantajı da alıcı pazarlara yakınlığımız ve çeşitli eserlerimizle tek konteynerde konsolide edebilme bahtına sahip olduğumuz için kapatabiliyoruz. Ölçekli çalışmalar önemli yatırım gerektiren işler. Çok daha büyük fabrikalar, çok daha büyük makine parkı ve alışılmış ki çok daha fazla işletme sermayesi gereksinimi doğacaktır. Bunu kümelenme ya da ortak bir halde yapabilme sorunsalı en azından fabrika ve makineyi birleştirsek bile işletme sermayesi açısından dezavantajlar olduğundan ötürü kesinlikle kamu idaresinin sektörel farkındalık ve önceliklerle bölümün büyüme performanslarını öngörerek teşvikleri ayrıştırarak belirlemesi lazım.”

Kaplangı, ölçek iktisadıyla ihracatın yakın vadede en az yüzde 50 artabileceğine dikkati çekti.