İstanbul Fatih’te devam eden İstanbul Sohbetleri’nin müdavimi ilim, sanat, fikir ve kültür dünyasından isimler, İsrail‘in Gazze’deki sivillere gerçekleştirdiği taarruzları kınadı.

Hekimoğlu Ali Paşa Kültür Merkezi’nde bir ortaya gelen iştirakçilerin yaptığı yazılı açıklamada, İsrail‘in soykırım yaptığı belirtilerek, bir an evvel ve kuralsız biçimde, hücumların sona ermesi istendi. Bebek, çocuk, bayan, yaşlı ayırt etmeksizin tüm sivillere yönelik yapılan bombardımanın artık tahammül edilemez hale geldiği vurgulandı.

Üç temelsiz savın gündeme geldiği aktarılan açıklamada, şu sözlere yer verildi:

İkinci bir iftira da Filistinlilerin topraklarını Musevilere sattığı argümanıdır. Bunun gerçek dışı olduğunu anlamak için yalnızca Büyük Felaket Nekbe olayına bakmak kafidir. 1948’de siyonist teröristler tarafından nüfusunun yüzde 80’i yurtlarından sürülen ve topraklarının dörtte üçü işgal edilen Filistinli Müslümanlar sanki kime ne satabilirdi? Aslında işgalcilerin satın alma üzere bir niyeti hiç olmamıştır. Zira el koyarak gasp etmek onlar için daha kolay ve masrafsız bir sistemdir. 19. yüzyılda Filistin’e birinci göç hareketleri (Aliyah) sırasında birtakım Hristiyan Araplardan satın alınıp çiftlik yapılan toprakların oranı ise yüzde bir bile değildir.

Üçüncüsü ise Arapların, Birinci Dünya Savaşı sırasında bizi arttan vurdukları savıdır. İngiltere’nin savaştan çok evvel bölgeye gönderdiği Lawrence ve Gertrude Bell üzere casuslar, İslam diyarlarında yıllarca yaptığı faaliyete ve dağıttığı binlerce altına karşın yalnızca Şerif Hüseyin ve oğullarını kandırabilmiştir. Sistemli bir ordusu olmayan ve etrafındaki 3-5 bin bedeviyi İngiliz silahlarıyla donatan bu hainin, Osmanlı ordusuna verdiği önemli bir kayıptan da kelam edilemez. Tam bilakis Gazzeli, Kudüslü, Şamlı, Bağdatlı on binlerce kahraman, hem güney cephesinde hem de Çanakkale’de bizimle birlikte düşmana karşı savaşmış ve şehit olmuştur. Haçlı ve siyonist propagandanın tesirinde kalıp bu iftira ve argümanlara inanarak Filistinli Müslüman kardeşlerimizi terörist zannetmek, katil işgalci İsrail’i de kendini savunuyor diye mazur görmek çok büyük bir gaflettir.”

İstanbul Sohbetler Kümesinde yer alan isimler şöyle:

Abdulhamit Avşar, Abdullah Kılıç, Abdullah Uçman, Abdurrahman Şen, Ahmet Maraşlı, Ali Akben, Ali Erkan Kavaklı, Bekir Tuncel Salihoğlu, Bestami Yazgan, Bülent Katkak, Can Alpgüvenç, Davut Nuriler, Durali Yılmaz, Dursun Ali Taşçı, Dursun Gürlek, Ersin Nazif Gürdoğan, Fahri Sarrafoğlu, Fehmi Atay, Halil Ovalı, Haluk İmamoğlu, Harun Yöndem, Hasan Güneş, Hikmet Barutçugil, Hüseyin İpek, İhsan Işık, İhsan Kabil, İrfan Çalışan, İsmail Fatih Ceylan, İsrafil Kuralay, Mahmut Şener, Mehmet Arif, Mehmet Arif Vural, Mehmet Cangir, Mehmet Fatih Can, Mehmet Kamil Berse, Mehmet Nuri Yardım, Muhammet Sani Adıgüzel, Mehmet Uyar, Mesut Uçakan, Muammer Erkul, Muhsin Duran, Murat Sevinç, Müslim Ülgen, Mustafa Doğan, Mustafa Gül, Mustafa Az Önay, Mustafa Tuncel, Müslim Ülgen, Nazif Tunç, Necati Tuncer, Necip Dinç, Nurettin Taşkesen, Osman Karabacak, Recep Garip, Recep Koçak, Sabri Nergiz, Sait Yıldırımer, Sefa Saygılı, Selahaddin Eş Çakırgil, Selahattin Arslan, Suphi Saatçi, Sücaettin Fazilet, Süleyman Berk, Süleyman Zeki Bağlan, Şaban Çobanoğlu, Şerif Aydemir, Turgay Kaymakçı, Ünal Bolat, Volkan Vacit Daylan, Yalçın Ersan, Yaşar Karayel ve Yusuf Dursun.