19 Ocak 2007’de gazete binasının önünde Agos Gazetesi’nin Genel Yayın Direktörü Hrant Dink’i öldüren Ogün Samast‘ın, şubat ayında nakledildiği Bolu F Tipi cezaevinden 15 Kasım günü şartlı salıverilme kapsamında tahliye edilmesini ve CHP Genel Lideri Özgür Özel‘in Agos gazetesi önünde yaptığı konuşmayı ele alan gazeteci Nedim Şener çarpıcı tespitlerde bulundu.

SUİKASTİ KARARTMA NOKTASINA GİDİYOR

Özgür Özel’in dikkat çekmek emeliyle Kemal Kılıçdaroğlu‘ndan daha sert ve keskin açıklamalar yaptığını söyleyen Şener, cumartesi günü Agos Gazetesi önünde yapılan harekete katılmasına sert reaksiyon gösterdi. Özgür Özel ve Veli Ağbaba’nın 13 Haziran 2012’de Kandıra Cezaevi’nde Hrant Dink’in katili Ogün Samast’ı ziyaret ettiğini hatırlatan Şener dikkat çeken bir savda bulunarak Özel’in suikasti karartma noktasına gerçek ilerlediğini söyledi.

Şener, “Dengeleri yok;hem “insan hakları bahanesiyle” cezaevinde hiç de zorunda olmadıkları halde gazeteci katilini ziyaret ediyorlar hem de katilin öldürdüğü gazeteci için toplantıya katılıp sessizce slogan atıyorlar. Lakin, gazeteci Hrant Dink cinayeti konusundaki telaffuzları, suikastı karartma noktasına hakikat ilerliyor.Bunun siyasete girişi ve devam eden süreçte kurduğu alakaların sonucu olup olmadığını anlamak uzun sürmeyecektir.” dedi.

İYİ HAL YALANI

Agos Gazetesi önünde Özel’in gerçek olmayan açıklamalar yaptığını söyleyen Şener, Ogün Samat’ın ‘İyi halden’ özgür bırakıldığı bilgisinin palavra olduğunu belirterek “Geçtiğimiz hafta da birileri bir güvercin katilini özgür bıraktı. Güvercini vurduranlar esasen yargılanmadı” diyerek ikinci palavrasını söyledi. Haydi müracaatına karşın “iyi hal raporu” düzenlemeyerek tahliyesinin geciktirildiğini bilmeyebilir. Pekala, Dink ailesinin avukatı Bahri Belen’in, “Şu anda Ogün Samast’ın çıkmasında çok şaşılacak bir şey olmadığı kanısındayım. Aileden haberim var. Ogün’ün yaşı küçük olduğu için daha önce çıkma durumunun olduğunu onlar da biliyor” açıklamasını da duymadı mı?” ifadelerini kullandı.

ÖZEL NEDEN SAVCILIĞA GİTMİYOR

Şener, Ogün Samast’ın mahpustan çıkmasının kimsenin içine sinmediğini söyleyerek Özel’in yargılanma argümanına da reaksiyon göstererek bir soru yöneltti. Şener, “Özgür Özel’in, Hrant Dink’i vurduranların yargılanmadığı savı için ne demeli? Özgür Özel, Dink’i vurduranların yargılanmadığını ve bunların kimler olduğunu biliyorsa neden savcılığa başvurmuyor?” dedi.

Nedim Şener, işin en tuhaf tarafının ise Ogün Samast ve onu azmettiren polis istihbarat elemanı Erhan Tuncel ve Yasin Hayal’in yargılandığı davalarda, gerekse olaya karışan gazeteci, istihbaratçı polis, müfettiş, jandarma üzere kamu vazifelilerinin yargılandığı davalarda cinayetin FETÖ’nün hedefleri doğrultusunda; Ergenekon ve Balyoz kumpas operasyonlarını başlatmak için göz yumulduğu, yol verildiği, yardımcı ve dayanak olunduğu karar bağlanması olduğunu belirtti. 

Mahkeme kararlarıyla Cinayetin FETÖ’nün maksatları doğrultusunda işlendiği, ardında da devlet içinde FETÖ yapılanması olduğunun vurgulandığını söyleyen Şener, “Jandarma vazifelileri ile ilgili verilen kararlarda da cinayetin ardında FETÖ’nün olduğu karar bağlandı.” dedi.

Olayın dahası olduğunu yazan Şener, yazının devamında şu sözlere yer verdi;

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından 20 Mart 2023 günü hazırlanan iddianameyle; Ergenekon ve Balyoz üzere tüm kumpaslarının gerisindeki en kıymetli isimler olan FETÖ’cü istihbaratçılar Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek ile cinayeti azmettirenlerin yargılandığı yeni bir dava açıldı. İddianame şu satırlarla başlıyor: “Hrant Dink’in, azmettiriciler Yasin Hayal ve grubunca tasarlanıp tetikçi Ogün Samast tarafından 19.01.2007 tarihinde gerçekleştirilen aksiyonla öldürülmesi olayında maktul Hrant Dink’in öldürüleceğinden ve kabahat faillerinden şüphelilerin evvelden haberdar oldukları, misyon, yetki ve pozisyonları gereği cinayeti tedbire yükümlülüğü bulunan şüpheliler Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmazer ve Faruk Sarı’nın vazifeleri gereği (kanundan kaynaklanan yükümlülük) cinayeti işleyecek örgüte operasyon yapmayarak ve maktül Hrant Dink’e şahsi, fiziki ve mekansal muhafaza sağlamayarak FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ismine ve yıkıcı emelleri doğrultusunda hareket ettikleri…”

TETİKÇİYE YENİ DAVA

Bu dava kapsamında, tetkikçi Ogün Samast, cinayet tarihinde yaşı 18’den küçük olduğu için evrakı ayrıldı ve çocuk mahkemesine yollandı. İddianame eksikliklerden ötürü iade edildi lakin İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, 17 Kasım 2023 günü yeni iddianame hazırlayarak mahkemeye yolladı. İddianamede şu tespit yapıldı:“FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’nün Hrant Dink cinayeti sonrasında öncelikli olarak İstanbul İstihbarat Müdürlüğü’nü ele geçirdiği, sonrasında şubesinin imkânları ile Ergenekon, Balyoz, Ayışığı, Askeri Casusluk, Cizre/Temizöz, Devrimci Karargâh, Tahşiye, Selam Tevhid, 17/25 Aralık operasyon ve devamında, 15 Temmuz hain darbe teşebbüsüne giden süreci başlattığı, bu nedenle her ne kadar Suça Sürüklenen Çocuk hakkında FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü üyesi olduğuna ait somut bir kanıt elde edilememiş ise de Suça Sürüklenen Çocuk hakkında ele geçirilen bir kısım kanıtların FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün yönetici ve üyeleri ile belirli bir irtibatının olduğunu, bu irtibatla Hrant Dink cinayetini işlerken ve sonrasında örgütün çıkar ve hedefleri doğrultusunda hareket ettiğini ortaya koyduğu, vermiş olduğu sözlerde varılan bu sonucu doğruladığı anlaşılmıştır.”

 FETÖ’YÜ AKLAMA NİYETİNDEYSELER VAZGEÇSİNLER

Tetikçi Ogün Samast ve azmettirenlerin ardında Ergenekon kumpasını başlatmak için FETÖ örgütünün Dink cinayetindeki sorumluluğu her tarafıyla ortaya çıktığını belirten Şener, Özgür Özel ve adamlarına seslenerek “eğer Dink cinayetinde ortaya çıkan gerçekleri çarpıtmaya ve cinayetin ardındaki FETÖ’yi aklama niyetindeler ise vazgeçsinler derim. Zira gerçek yok edilemeyecek kadar güçlü.” dedi.