Japonya 1. Futbol Ligi’nde (J1) Sanfrecce Hiroshima Teknik Yöneticisi Alman Michael Skibbe’nin muvaffakiyetinin ardında, UEFA A Lisans sahibi, Bayburt kökenli antrenör Serhat Umar geliyor.

Türkiye’de Galatasaray’ın yanı sıra Eskişehir spor ve Karabük spor‘u çalıştıran Skibbe, 2022 başında J1’de devraldığı Sanfrecce Hiroshima takımıyla başarılı performans sergiliyor.

2022’deki birinci J1 döneminde “Levain” Lig Kupasını kaldıran, birebir dönem “yılın antrenörü” seçilen Skibbe, 2023 dönemini 3. bitirerek Asya Şampiyonlar Ligi (AFC) 2 turnuvasına katılmayı garantiledi.

Skibbe’nin Japonya‘daki muvaffakiyetinin gerisinde en büyük hisselerden biri, ekipte Alman hocanın “sağ kolu” olarak tanınan UEFA A Lisans sahibi, Bayburt kökenli bir aileye mensup Serhat Umar’a ilişkin.

Sanfrecce Hiroshima’da Skibbe’nin yardımcı antrenörlüğü vazifesini yürüten 40 yaşındaki Umar, Japonya serüvenine yönelik his ve kanılarını, Tokyo seyahatinde AA muhabirine anlattı.

Darmstadt Teknik Üniversitesinde makina mühendisliği kısmını bitirdiğini kaydeden Umar, 2013 yılında Almanya’nın Hennef Futbol okulunda katıldığı UEFA A Lisans kursunu birincilikle bitirdiğini söyledi.

“Yeni bir macera”

Skibbe ile 2011-15’te Almanya Futbol Federasyonunun altyapı projesinde tanıştığını kaydeden Umar, bitirdiği mühendisliğin “analitik düşünme ile mümkünlük hesaplamada” mesleğine katkılarının altını çizdi.

Umar yardımcı antrenörlük mesleğinde Göztepe ve Akhisar spor‘da Yılmaz Vural, Yeni Malatya spor‘da Erol Bulut ve Bundesliga 2 takımlarından Hannover 96’da Kenan Koçak ile çalıştığını bildirdi.

Türkiye’den teklifler geldiği bir evrede, “göze çok uzak, farklı bir dünya” diye nitelediği Japonya teklifine karşı Umar, birinci etapta “Acaba futbol piyasasında unutulur muyum” ön yargısı hissettiğini söyledi.

Skibbe’nin daveti üzerine “yeni bir macera” kanısıyla Mart 2022’de Sanfrecce Hiroshima’da misyona başladıklarını kaydeden Umar, Alman teknik yöneticiyle “futbol mantalitelerinin uyuştuğunu” bildirdi.

Japonca öğrenmeye çalışıyor

Büyüdüğü Almanya ile şu an misyon yaptığı Japonya’daki toplumsal yaşantıyı kıyaslayan Umar, iki toplumun “kural sever” yapısına dikkati çekerek, Japon toplumsal unsurlarına alışmakta zorluk hissetmediğini belirtti.

Umar, “Ancak en çok zorlandığım halkın, Japonca hariç lisan bilmemesi ve İngilizce konuşulmaması. Bu hususta en başta irtibat sorunu oldu.” diyerek, basamaklı biçimde Japonca öğrenmeye çalıştığını bildirdi.

Almanya’da büyümüş bir Japon futbol tercümanıyla Sanfrecce Hiroshima’ya birlikte geldiklerini kaydeden Umar, Alman hocanın verdiği direktifleri Japon tercüman vasıtasıyla kadroya aktarabildiklerini kaydetti.

“Japonca okuması sıkıntı bir lisan. Tercüman burada önemli” sözünü kullanan Umar, “Bazen birebir çeviri edilmesi bazen lisan yapıları sebebiyle futbol taktiğine nazaran ‘istenilenin anlatılmasının’ gerektiğini” söyledi.

Sporcuların “hata yapma korkusu”

Yardımcı antrenör olarak teknik ve taktiksel direktiflerin, gruba aktarılmasında yaşadıkları zorluklara değinen Umar, bu evrede, Japon futbolcuların “hata yapma korkusu” yaşadığını gözlemlediğini anlattı.

“Bilgiye aç, disiplinli ve çalışma dileğine sahip” halinde nitelediği Japon atletleri direktörün keyifli olduğunu kaydeden Umar, buna rağmen atletlerin “inisiyatif ve karar almakta” zorluk çektiğini belirtti.

Süreç içerisinde, küçük yaştan itibaren Japonlara “hatasız iş” baskısı uygulandığını fark ettiğini kaydeden Umar, “hata oyunu” diye nitelendirdiği futbolun ise “iyi yaptığına yüklenerek gelişeceğini” söz etti.

Skibbe’nin muvaffakiyetinin, oyunculara öz inanç aşılamasından kaynaklandığını kaydeden Umar, kadroda “Skibbe’nin sağ kolu” olarak tanındığını ve Alman hocaya en uygun halde yardımcı olmaya çalıştığını belirtti.

“Büyük yatırımlı kulüplere göre bütçe olarak Hiroshima son beşte”

Görev periyodunda Skibbe’nin dönem içinde iki defa “J1 ayın antrenörü” ve 2022’de ise “J1 yılın antrenörü” seçildiğini kaydeden Umar, daha yüksek bütçeli tanınan gruplarla, Sanfrecce Hiroshima’yı kıyasladı.

Umar, “Urawa, Kobe, Nagoya, Kawasaki üzere büyük yatırımlı kulüplere göre bütçe olarak Sanfrecce Hiroshima son beşte, fakat altyapıdan yetişen 8 oyuncu birinci 11’de ve grupta ofansif futbol oynatılıyor.” dedi.

Umar, “Şehrin kalbine inşa edilen yeni Hiroshima ‘Peace Wing’ stadı bitiyor. Kulüp sahibi 2024’te çok başarılı bir dönem geçirmeyi istiyor. Ekip ve takım oluşturulması gerekli.” dedi.

Stadyum ve soyunma odası

J1 ligini “değerli ve güçlü” bulduğunu kaydeden Umar, Avrupa ve Türkiye’de taraftar kümelerinin, grup performanslarını tesir edebildiğini lakin Japonya’da taraftarların “daha müspet yönde” ekiplerine dayanak verdiğini bildirdi.

Umar, “Stadyumlar dolu ve çok müspet destekliyorlar. Ekip yenilse de yense de berabere de kalsa maç sonunda alkışlanıyor. Siyasi en ufak bir şey görmedim. Ne vakit alana adım atsam çabucak Türk bayrağı açılıyor.” dedi.

Her maç sonucu karşısında futbolun bir spor olduğunu rahatlıkla hissedebildiğini kaydeden Umar, “Sporu resmen spor olarak hissedebiliyorsunuz ve bu bir antrenörün işine daha çok sarılmasına sebep oluyor.” diye konuştu

Futbol kamuoyunda, “Japonya’da kadronun yenilgisi hisseden ruh halinin, soyunma odasını yansımadığı” tenkidine karşı Umar, “Onlar da insan. Berabere bile kaldığımızda futbolcuların moralleri bozuk oluyor.” halinde konuştu.

Umar, “Ama sonraki gün her şey unutuluyor ve tekrar işlerine odaklanıyorlar. Bu hususta profesyoneller. Anında o şalteri çevirmesini güzel biliyorlar. Japon kültüründe yüksek sesle konuşma, küfür kelam yok. Bu da büyük bir avantaj.” tabirlerini kullandı.

Annesinin “patlıcan oturtmasını” özlüyor

Hiroşima’da Türk olarak tanındığını kaydeden Umar, maçlar vasıtasıyla gezme imkanı bulduğu Japonya’daki toplumu “Bozulmamış bir dünya, sokaklar pak, sesleri alçak, sözlüklerinde küfür yok.” halinde anlattı.

Samuray ailesine mensup biriyle fotoğraf çektirdiğini belirten Umar, Japon mutfağında “çiğ olmadıkça kızartılan her balık” ile Hiroşima lezzetlerinden Okonomiyaki’nin vejetaryan tipini severek tükettiğini kaydetti.

Türkiye’deki mesleğinde, her uygun vakitte ailesini ziyaret fırsatını değerlendirdiğini lisana getiren Umar, Japonya’nın uzaklığı nedeniyle, en çok İstanbul’daki annesi ile “patlıcan oturtması” yemeğini özlediğini tabir etti.

Umar, her yıl Şubat-Kasım ortasında süren J1 döneminin mevcut takvimine doğrultusunda, yılda 5 hafta müsaade kullandıklarını kaydederek bu süreyi, Almanya ve Türkiye’deki aile ziyaretlerine ayırdığını bildirdi.