İstanbul Ekonomi Doruğu İcra Konseyi Lideri Abdullah Paha, Türkiye‘nin geçmişte yaptığı yatırımların kıymetine dikkati çekerek, “‘Köprüyü, hastaneyi, üniversiteyi ne yapacağız’ üzere tenkitler oldu. Pandemide gördük ki o hastaneler ve yollar yapılmasaydı bir daha yapılması mümkün değilmiş. Hakikat vakitte, hakikat formda bu yatırımlar yapıldı.” dedi.

“Sürdürülebilir Ömür ve Akıllı Şehirler” temasıyla bu yıl 7’ncisi gerçekleştirilen İstanbul İktisat Doruğu, Çırağan Sarayı’nda başladı.

İstanbul İktisat Doruğu İcra Konseyi Lideri Abdullah Paha, programın açılışında, Cumhuriyet’in 100’üncü yılında bu türlü bir tertibi düzenlemekten gurur duyduklarını söyledi.

Konuşmasında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile olan bir anısına değinen Bedel, şöyle konu=tu:

“2010-2014 ortasında Ankara Genç İşadamları Dernek Başkanlığı yapmıştım. Şimdiki Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Yılmaz ile o devirde çok sık konuşma imkanı buluyorduk. Bana ‘Daha evvel biz devlet olarak yüzde 14 ile borçlanıyorduk artık bunu 4,5’e düşürdük. Ortada kalan yüzde 10 ile bütün bu yatırımları yapıyoruz.’ dedi. O günden bugüne ‘köprüyü, hastaneyi, üniversiteyi ne yapacağız’ üzere tenkitler oldu. Yeterli ki yaptınız, âlâ ki varsınız. Pandemide gördük ki o hastaneler ve yollar yapılmasaydı bir daha yapılması mümkün değilmiş. Yanlışsız vakitte, hakikat biçimde bu yatırımlar yapıldı.”

Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Lideri Firuz Bağlıkaya ise dünyanın son derece süratli bir değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğini söyledi.

Bağlıkaya, “Sınırlı kaynakların sınırsız bir iştahla tüketildiği, etraf ile ilgili telaşların git gide arttığı, global manada gelir adaletsizliğinin ve bölgesel ekonomik dengesizliklerin önemli bir sorun olarak karşımıza çıktığı bir dünyanın sürdürülemez olduğu gerçeğiyle yüz yüzeyiz.” diye konuştu.

Son 30 yılda dünyanın baş döndürücü bir değişim yaşadığının altını çizen Bağlıkaya, “300 yılda olacak değişim, 30 yılda yaşandı. Son 3 yılda yaşadıklarımız bile tüm ömür şeklimizi iş yapış formumuzu tekrar gözden geçirmemize neden oldu. Bundan sonraki süreçte rekabet eskide kalanlar ile yenilikleri fırsat bilenler ortasında olacak. Değişime ayak uydurup fırsatları işlerine yansıtanlar ile bunları göremeyenler ortasındaki gayret geleceği şekillendirecek. Bizler en şanslı olanlarız. Türkiye bu periyotta hakikat adımlarla hakikat siyasetlerle kıymetli kazanımlar elde etti.” değerlendirmesinde bulundu.

Bağlıkaya, Türkiye’nin iktisattaki durumuna dair bilgiler vererek, “Türkiye’nin GSMH’sı (Gayri Safi Ulusal Hasılası) yaklaşık 905 milyar dolar düzeyinde. Dünyanın toplam GSMH’sı yaklaşık 105 trilyon dolar. Türkiye nüfus yapısı ve büyüme imkanları ile ortalama yıllık yüzde 5 civarında büyüme potansiyeline sahip. Yüzde 5’in altında büyümede sorun yaşıyoruz. Önümüzdeki 5 yılda yüzde 5 büyüme hedeflenmesi ve gerçekleştirilmesi çok değerli.” diye konuştu.

Türkiye’nin başta güç ithalatı bağımlılığı olmak üzere dış ticarette açık verdiğine dikkati çeken Bağlıkaya, “2022 yılında 363 milyar dolar ithalata karşılık Cumhuriyet tarihimizin rekorunu kırarak 254 milyar dolar ihracat hacmine ulaştık. Bu gelirin 90 milyar doları başta turizm olmak üzere hizmet ihracatından kaynaklanıyor.” tabirlerini kullandı.