Mustafa Cihan Durmuş’un imalcisi olduğu TRT ortak yapımı Nefes – Yer Eksi İki sinemasının İstanbul’da galası yapıldı ve izleyenleri yakından ilgilendirecek açıklamalara yer verildi. Teşkilat’ın sevilen yüzü Murat Yıldırım’ın ‘Tayfun Yüzbaşı’ karakteriyle kameralar karşısına geçeceği filmde Türk sinemasında yeni bir Mehmetçik destanı yazılacak.

Senaristliğini Hakan Evrensel’in üstlendiği ve Türkiye’nin yakın geçmiş tarihine çarpıcı bir bakış sunacak olan Nefes – Yer Eksi İki 15 Aralık tarihinde beyaz perdede gösterime girecek.

GALAYA DEĞERLİ İSİMLER KATILDI

1993 yılında Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin güçlü ve çetin kurallarında kesişen öyküleri mevzu alan TRT ortak üretimi “Nefes – Yer Eksi İki” sinemasının galası İstanbul’da gerçekleşti. 15 Aralık’ta vizyona girecek olan sinemanın galasına; İstanbul Valisi Davut Gül, TRT Genel Müdür Yardımcısı Muhammed Ziyad Varol, üretimci Mustafa Cihat Durmuş, sinemanın oyuncularından Murat Yıldırım, İlker Aksum, Şahin Kendirci, Bestemsu Özdemir, Arda Anarat, Eren Hacısalihoğlu ve sinema takımı katıldı. 

“TRT, terörle çabada farkındalık oluşturmak için üzerine düşen vazifeyi yerine getiriyor”

Gecede basın mensuplarına açıklama yapan TRT Genel Müdür Yardımcısı Muhammed Ziyad Varol, Türkiye’nin terör konusunda çok kıymetli badireler atlattığını ve çok büyük sınamalardan geçtiğini ve yıllar boyunca birçok evladını şehit verdiğini, birçok gazisini ve şehidini geride bıraktığını ancak asla bunları unutmayan bir ülke olduğunun altını çizdi ve konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bugünlere tahminen geldiğimizde bu hadiseler birer eski durumları tabir ediyor olsa da hafıza-i beşer nisyan ile malul lakin biz bilhassa TRT olarak bu usul yapımlarımızla hem şehitlerimizin anısını yâd etmek hem de terörle çabanın yalnızca teröristlerle uğraş etmek olmadığını, tıpkı vakitte bu noktada farkındalık oluşturmak gerektiğini TRT olarak, kamu yayıncısı olarak üzerimize düşen vazifeyi yerine getiriyoruz. Tıpkı çok kısa mühlet evvel şehit öğretmenimiz Aybüke Yalçın’ın anısına hayata geçirdiğimiz şu an vizyonda bulunan ‘Aybüke; Öğretmen Oldum Ben!’ isimli sinemamızda olduğu üzere. Ya da Eren Bülbül’ün anısını nasıl geçen sene yâd ettiysek bu sinemamızla de tekrar 1993 yılında hasıl olmuş hayata geçmiş o periyodun bir çok gerçek şahsiyetini, şehitlerimizi, kahramanlarımızı yansıtan çok değerli hoş bir proje.”

“Oyuncular ve üretim grubumuz kahramanları temsil ettiklerini hissettirdi”

Filmi izlerken çok duygulandıklarını tabir eden Varol,  “Umarım biraz sonra izleyicilerimiz, hafta sonu da sinema izleyicilerimiz de bunu göreceklerdir. Oyuncularımız her manada kahramanları temsil ettiklerini en ince detayına kadar hissettirdiler, yapımcımızın ve imal grubumuzun de bu duyguyu layıkıyla yerine koyduğu çok hoş bir iş oldu. Ben bu vesileyle bugüne kadar kaybettiğimiz tüm şehitlerimizi tekrar rahmetle minnetle yad ediyorum. Gazilerimize hürmet ediyorum. İnşallah o günler geride kaldı ve bir daha bu türlü periyotlardan geçmeyecek ülkemiz. Umarım Türkiye’de olduğu üzere dünyada da barışın hâkim olduğu bir gelecek hepimizin önünde olsun,” tabirlerini kullandı.

“Onlar; asıl unutursan ölür!”

Filmde Tayfun Yüzbaşı karakterini canlandıran Murat Yıldırım gala öncesi yaptığı açıklamada, “Bizim için uzun bir süreçti lakin artık beklenen sona geldik. Size bir sinema sunacağız artık. Türkiye’nin bir gerçeğini işlediğimiz sinemamız hepimizin sineması. 90’lardaki karakol baskınlarını anlatan çok gerçek bir kıssa. Müellifimiz Hakan Üniversal, direktörümüz Ozan Uzunoğlu, tüm oyuncularımız büyük emek harcadı bu sinemada. Üzerimizde büyük bir sorumluluk vardı. Umarım yerine getirebilmişizdir. ‘Onlar; asıl unutursan ölür!’ diyordu Tayfun Yüzbaşı, biz de hatırlatmak istedik,” dedi.

Gazeteci Ufuk karakterini canlandıran oyuncu İlker Aksum ise, “Ben bir savaş muhabirini oynuyorum lakin otuz yıldır zati askeriyenin içerisindeyim. Babam savaş pilotudur. Burada terörü anlatıyoruz. Terör ile 40 yıldır uğraşan bir ülkeyiz. Anlatmak istediğimiz, terörün ne kadar lanet, dehşet verici bir şey olduğudur. Umarım bundan bir an evvel kurtuluruz. Üretimcimiz Mustafa Cihat Durmuş’un çok emeği geçti. Direktörümüze, senaristimize, takımımıza bir kere daha teşekkür ediyorum,” açıklamalarında bulundu.

“Türkiye’nin 90’lı yıllardaki terör problemine dair fikirleri olsun istedik”

Filmin direktörü Ozan Uzunoğlu, gerçek bir kıssayı bedelli bir takımla tesirli bir biçimde aktarmanın memnunluğunu yaşadığını tabir ederek, “Bu sinema yalnızca izleyip geçebileceğimiz bir sinema değil. Oradaki gerçek kahramanların yaşadıklarına dayandığı için izleyicilerin Türkiye’nin 90’lı yıllarındaki terör sıkıntısına dair değerli fikirleri olsun istemiştim. Bu topraklar için ne üzere fedakarlıklar yapıldı bunun altını çizmek için tarihe not düşen bir sinema yaptığımızı düşünüyoruz,” biçiminde konuştu.

İlk Nefes sineması ile “Nefes – Yer Eksi İki” sineması ortasında yaklaşık 14 yıl olduğunu aktaran senarist Hakan Üniversal, “İlk sinemada 45 saniyelik bir diyaloğumuz vardı. ‘Bir şehit haberi ortalama 45 saniyede unutuluyor.’ Ben bu 14 yıl içerisinde bu müddetin daha uzayacağını düşünüyordum lakin daha da kısaldı. ‘Nefes – Yer Eksi İki’ sineması kanıksanan, unutulan insanların öyküsünü anlatmaya çalışıyor,” kelamlarına yer verdi.

Gerçek hayat öykülerini çarpıcı bir kurguyla anlatacak sinemanın yapımcılığını Mustafa Cihat Durmuş, direktörlüğünü Ozan Uzunoğlu üstlenirken, sinemanın senaryosu Hakan Kozmik tarafından kaleme alındı. İki bin metre yükseklikteki bir karakolda geçen ve bölgede misyon yapmış birçok gerçek kahramandan izler taşıyan sinema, her ne kıymetine olursa olsun misyonunu bir an bile bırakmayan onurlu Mehmetçiklerin kıssasını anlatıyor.