Suudi Arabistan’da oynanması planlanan Galatasaray – Fenerbahçe Muhteşem Kupa finalinde kriz çıktı. Arabistan’da pankart ve Mustafa Kemal Atatürk tişörtlerine müsaade verilmemesi kulüpleri harekete geçirdi, çaba oynanmadı. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Galatasaray ve Fenerbahçe ortak bir açıklamayla maçın ertelendiğini resmen duyurdu. Kadrolar da sabaha karşı Türkiye’ye döndü.

Riyad’da bulunan ve yaşananlara anbean tanıklık eden Fanatik Gazetesi Haber Müdürü Umut Eken de olanları kaleme aldı. İşte Eken’in ‘Riyad’da ne oldu?’ başlıklı yazısında tabir ettikleri…

Karşılıklı restler krize dönüştü

Sonda yazacağımızı başta söyleyerek girelim. İki kulübümüzün Ulu Başkan Atatürk’ün kelamlarından uyarlanan pankartlarla çıkma talebi, karşılıklı restleşmeleri krize dönüştürüp, gün sonunda finalin iptaline neden oldu. Fenerbahçe cephesinin sabah saatlerinde, “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” pankartıyla çıkacağını TFF’ye iletmesi, krizin birinci sinyallerini verdi. Galatasaray da “Ne Keyifli Türküm Diyene” pankartıyla çıkma talebinde bulundu.

Alenen kara propaganda!

Bu talepler TFF tarafından Suudi yetkililere iletilince, iş krizden çıkıp rezalete dönüştü. Çünkü, Suudiler, bu pankart ve Atatürk görselli fotoğrafların siyasi figür olarak değerlendirileceğini, karşılıklı imzalanan taahhütnamelerde bu taleplere yer verilmediğini hatırlattı. Bu sert karşılık, iki kulüpten ısrarlı bir duruşla karşılık buldu.

TFF içinden sızdırılanlar!

Kriz esnasında toplumsal medya üzerinden önemli bir kara propaganda başladı. Suudiler’in, Türk Ulusal Marşı’na müsaade vermediği, Suudi Ulusal Marşı’nın çalınacağı, Suudi polisinin futbolcuların üzerini arayacağı vs üzere bir dolu saçmalık yazıldı! Asıl sorun, TFF içinden ya da federasyona yakın kaynaklardan sızdırılan, birden fazla çok da gerçekçi olmayan yanlış bilgilerin yayılmasıydı. Elbette birtakım TFF yöneticilerinin, kriz esnasında verdikleri çarçabuk yansılar de durumu çok lakin çok zorlaştırdı.

Futbol ailesi için fırsat

TFF Yönetimi’nin maça 4 saat kala Dursun Özbek ve Ali Koç’u toplantıya davet etmesi, krizi birlikte yönetme uğraşı da sonuçsuz kaldı. Türk heyeti, Suudiler’e pankartlar ve Atatürk posterlerine müsaade verilmediği takdirde maça çıkmayacaklarını aktardı ve o denli de yaptı. Artık ne olur? Türk futbolunun sağlıklı bir yere kavuşmasını, her şeyin şeffaf olmasını isteyen, adalet arayan futbol ailesi için uygun şartlar oluştu. Üstelik fevkalade bir finalle!