Papara Kurucusu Ahmed F. Karslı, “Güvenin Tekrar İnşası” temasıyla start alan ve Davos Doruğu ismiyle bilinen Dünya Ekonomik Forumu’nun “Start-Up’ların Finansa Erişimi” başlıklı oturumunda bir konuşma yaptı.

Konuşmasında Türkiye’de yaşanan yüzyılın felaketi zelzeleye ve jeopolitik kaynaklı zahmetlere karşın Türk şirketlerinin dayanıklılık inşa edebilmesine yer veren Karslı, Papara’nın büyümesi ve yapay zeka ihtilaline dikkat çekti: “Geçen yıl yalnızca 12 ay içinde Türkiye’de; seçimler, komşu ülkeleri çevreleyen siyasi sıkıntılar ve şu anda daha düzgüne giden büyük bir enflasyon sorunu yaşadık. Ayrıyeten 50 binden fazla insanın hayatını kaybettiği büyük bir zelzele geçirdik. Bunların akabinde, istemsiz de olsa muhakkak bir dayanıklılık inşa edebildik. Bütün bu meseleleri yaşarken son 12 ayda gelirlerimizde dört kat büyümeyi başardık. Sıkıntı vakitler düzgün bir öğretmen olabiliyor.”

“Start-up’ların ana pazarlarında büyük potansiyeli var”

Zirvenin bu özel oturumu; girişimcilerin gelişmesine ve yarının işlerini yaratmasına imkan sağlamak için sermayeye erişimi nasıl artırabileceğine ve işbirlikçi inovasyon ekosistemlerinin nasıl oluşturulacağı konusuna odaklandı. “No Rain, No Flowers: Funding Start-ups” başlığıyla gerçekleşen oturum start-up’ları yağmur olmadan açmayan bir çiçeğe benzetmesiyle de dikkat çekti. Çok yağmurun da pek çok start-up’ın kendi pazarına odaklanamamasına sebep olduğunun altını çizen Karslı, “Birçok start-up, kendi pazarında büyük bir potansiyeli olmasına karşın en süratli formda büyümeye zorlanıyor. Birden fazla pazarda faaliyet göstermek zorunda kaldıklarında ise ana pazardaki odak noktasını kaybetme riski yaşıyorlar” diye konuştu.

Yaratıcılığın finansman kaynağıyla direkt bağlantısından de kelam eden Karslı, “Papara kendini fonlayan bir şirket. Bu nedenle yaratıcı olma avantajına sahip. Kâfi finansman kaynağınız olduğunda karlılığa ulaşmak için her şeyi yapabilme gücüne sahip olduğunuz manasına geliyor. Eser geliştirmek ve tasarlamak, kendi lokal pazarınıza odaklanmak için büyük bir avantaj sağlıyor” dedi.

Davos’ta yapay zeka konusunun ağır olarak tartışılmasından memnun olduğunu söz eden Karslı, “Start-up’lar için regülasyonları anlamak ve bu bağlamda tahliller geliştirmek hayli değerli ve güçlü bir husus. Papara’nın birinci beş yılında regüle olan kesim karşısında çok zorlandım. Bilhassa de yapay zeka üzerine çalışan bir start-up kurucusunun bu mevzu ile ilgili siyaset yapıcılarla yakından bağlantılar kurarak onları bilgilendirme ve eğitme sorumluluğu var. Bu nedenle iki taraflı düşünmek gerekiyor. Şayet yapay zeka üzerinde çalışıyorsanız ya da bir yapay zeka start-up’ı iseniz, bir düzenleyici kurumlar yöneticisini işe almanız, insan kaynakları yöneticisini işe almanızdan daha kritik olabilir” diyerek kelamlarını tamamladı.