FETÖ’nün medya yapılanmasına yönelik davada “Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım” cürmünden yargılanan Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak, Fevzi Yazıcı ve Yakup Şimşek‘le ilgili karar çıktı. Buna nazaran mahkeme, Nazlı Ilıcak‘a 5 yıl 3 ay, Ahmet Hüsrev Altan’a 6 yıl 3 ay, Fevzi Yazıcı’ya ise 2 yıl 1 ay mahpus cezası verdi, Yakup Şimşek ise beraat etti.

“AHMET ALTAN ÖRGÜTÜN ÜST SEVİYE YÖNETİCİLERİYLE İRTİBATLI”

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanıklar Nazlı Ilıcak, Yakup Şimşek ve Fevzi Yazıcı katıldı. Duruşmada, savcı mütalaasında sanıklardan Ahmet Hüsrev Altan’ın darbe teşebbüsünden sonra kapatılan bir gazetede yayın direktörlüğü, tekrar örgüt lehine bir internet sitesinde ise müelliflik yaptığı, HTS kayıtlarına nazaran örgütün üst seviye yöneticileriyle irtibatı bulunduğu belirtildi. Yeniden bir televizyon kanalında yaptığı konuşmalarda örgütün maksadına hizmet eder nitelikte olduğu söz edilerek silahlı terör örgütüne yardım etme hatasını oluşturduğunu aktardı.

NAZLI ILICAK’IN MESKENİNDE BULUNAN DEFTERDE ÖRGÜT ÜYELERİYLE İLGİLİ NOTLAR

Mütalaada sanık Nazlı Ilıcak hakkında ise, örgüte ilişkin yayın organlarında uzun mühlet müelliflik yaptığı, 2012 yılında yazdığı kitabın örgütün görünür meşruiyetini sürdürmek için yazdığı, şahit tabirleri ile HTS kayıtlarına nazaran örgütün üst seviye yöneticileriyle irtibat kurduğu, konutunda ele geçirilen not defterinde örgüt mensuplarıyla ilgili notlar çıktığı tabir edildi. Yaptığı bir televizyon programında yaptığı konuşmalar nedeniyle de silahlı terör örgütüne yardım etme hatasını işlediği anlatıldı.

NAZLI ILICAK VE 2 SANIĞA 7 YIL’A KADAR MAHPUS İSTEMİ

Savcı mütalaasında sanıklar Nazlı Ilıcak, Fevzi Yazıcı ve Ahmet Hüsrev Altan’ın “örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, bilerek ve isteyerek yardım etme” hatasından 2’şer yıl 9’ar aydan 5’er yıl 7’şer aya kadar hapislerini talep etti. Yakup Şimşek’in ise üzerine atılı cürmü işlediğinin sabit olmadığı gerekçesiyle beraatı istendi.

“ÖRGÜT TALİMAT VERMİŞ DİYE BİR ŞEY DUYMADIM, TALİMAT ALMADIM

Fevzi Yazıcı savunmasında, “Mütalaayı okudum. Bank Asya ile ilgili suçlamada öbür gir bankadan para çekip Bank Asya’ya yatırdığım argüman ediliyor. O devirde öbür bir bankada kampanya vardı ve o vakit gereksinimim olduğu için müracaatta bulundum. ve çabucak müracaatım kabul edildi. Para çabucak getirildi bana. O devrin parasıyla 15 bin liraydı. O kadar parayı yanımda gezdiremezdim. Bende Bank Asya hesabıma bankamatik yoluyla yükledim. Daha sonrada o parayı kullandım. Denetim edilebilir parayı kullandığım açıktır. Ben örgüt talimat vermiş diye bir şey duymadım, talimat almadım. Kuşkudan sanık yararlanır unsuru var burada kuşku varsa benim yararlanmam lazım. Beraatımı talep ediyorumö dedi.

NAZLI ILICAK: ZEKERİYA ÖZ O PERİYOT FETÖ’CÜ OLARAK BİLİNMİYORDU Kİ

Nazlı Ilıcak savunmasında, “Bana yöneltilen suçlama FETÖ ile işbirliği yapmak. Ben mensubu olmadığım örgütün peşine neden düşeyim. Talimat aldığıma dair bir kanıt yok. 2011 yıllarında savcı Zekeriya Öz ile röportaj yaptığım için örgüt üyesi olarak nitelendiriliyorum. O devir Öz, FETÖ’cü olarak bilinmiyordu ki. O periyot Zekeriya Öz gündemde olduğu için bir gazeteci olarak röportaj yaptım. O devir Adalet Bakanı’na yazı da yazdım. HSK tarafından Zekeriya Öz hakkında açılan soruşturmanın neden önü açılmıyor diye. Üzerime atılı öteki suçlamaları da kabul etmiyorum. Beraatımı talep ederim.” sözlerini kullandı.

KREDİ ÇEKİP BANK ASYA’YA YATIRMIŞ

Mütalaada sanıklardan Fevzi Yazıcı ve Yakup Şimşek’in terör örgütü üyeliği için mecburî olan hiyerarşik bağ ve süreklilik ögelerinin tam olarak tespit edilemediğine yer verilirken Fevzi Yazıcı’nın 2024 Eylül ayında özel bir bankadan 15 bin lira kredi çekerek bir gün sonra Bank Asya’daki hesabına yatırarak iştirak hesabı açtığı, örgütün yayın organı olan Vakit Gazetesi’nde görsel yönetmen-Grafik Tasarım sorumlusu olarak çalışması, terör örgütüyle iltisaklı olduğundan bahisle, örgüt talimatlarından haberdar olduğu belirtildi.

Savcı, farklı bankadan kredi çekip Bank Asya’ya yatırmasının olağan bankacılık süreci olmadığını söz etti. Savcı, Yargıtay kararları ve içtihatları dikkate alınarak Yazıcı’nın aksiyonlarının silahlı terör örgütüne yardım etme cürmünü oluşturduğunu aktardı.

3 SANIĞA CEZA BİR SANIĞA BERAAT

Sanıklar son kelamlarında de beraatlarını talep etti. Mahkeme heyeti, sanıklardan Nazlı Ilıcak’a “Terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmeö hatasından cezasında indirim uygulanarak 5 yıl 3 ay mahpus cezası verdi. Heyet, sanık Ahmet Hüsrev Altan’a ise tıpkı hatadan cezasında indirim uygulanarak 6 yıl 3 ay mahpus cezasına hükmetti. Mahkeme, sanık Fevzi Yazıcı’nın ise “Terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmeö hatasından cezasında indirim uygulanarak 2 yıl 1 ay mahpus cezasın karar verdi. Mahkeme, sanık Yakup Şimşek’in ise üzerine atılı kabahatlerden beraatına karar verdi.

NE OLMUŞTU?

Gazeteciler Ahmet Altan, Nazlı Ilıcak ile akademisyen Mehmet Altan’ın ortasında bulunduğu 6 sanık, FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün medya yapılanmasına ait “Anayasal sistemi yıkmaya teşebbüs” kabahatinden yargılandıkları davada, 16 Şubat 2018’de ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırılmışlardı.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi ise sanıkların hareketlerinin “Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme” cürmünü oluşturduğu gerekçesiyle kararı bozmuştu. Bunun üzerine yine yargılama yapan İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi, 4 Kasım 2019’da “Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” cürmünden sanık Ahmet Altan 10 yıl 6 ay mahpus cezasına, Nazlı Ilıcak ise 8 yıl 9 ay mahpus cezasına çarptırarak tahliyelerine karar vermişti.

Mehmet Altan’ın tüm hatalardan beraatına karar veren mahkeme, sanıklar Fevzi Yazıcı ve Yakup Şimşek’i “Silahlı terör örgütü üyeliği” kabahatinden 11 yıl 3’er ay mahpus cezasına, sanık Şükrü Tuğrul Özşengül’ü ise 12 yıl mahpus cezasına çarptırmıştı. Kararın tekrar temyiz edilmesi üzerine evrak Yargıtay Ceza Dairesi’ne gitmişti. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Ahmet Altan ve Nazlı Ilıcak hakkındaki kararı Türk Ceza Kanunu’nun 220/7’nci unsurunda belirtilen indirimin uygulanmadığı gerekçesiyle bozmuştu.

Sanıklar Fevzi Yazıcı ve Yakup Şimşek hakkındaki karar ise Yargıtay tarafından onanmıştı. Sanıkların “kanun faydasına bozma” başvurusu üzerine evrak Yargıtay tarafından incelenmiş, kimi şahitler dinlenmeden karar verildiği için bu sanıklar hakkındaki karar de bozulmuştu. Mehmet Altan’ın beraat kararı onanırken, sanık Şükrü Tuğrul Özşengül de cezaevinde geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etmişti.