Kamuoyunda yüksek karlı bilinmeyen fon ismiyle bilinen, 2’si tutuklu 7 sanığın yargılandığı dolandırıcılık davası evrakına, sanıklar Seçil Erzan, Nazlı Can, Ali Yörük ve Atilla Yörük’ün telefon incelemesine ait uzman raporu eklendi.

İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava evrakına gelen raporda, sanıklar Seçil Erzan, Ali ve Atilla Yörük’ün ileti kayıtlarına yer verildi.

SEÇİL ERZAN’IN GOOGLE ARAMA GEÇMİŞİ

Raporda, 15 Mart ve 7 Nisan 2023 tarihleri ortasında sanık Erzan’ın internet aramalarında, “Hangi ilaç öldürür?”, “Türkiye’ye hatalı iadesi olmayan ülkeler 2023”, “İsviçre hatalı iadesi”, “Suçlu iade etmeyen ülkeler”, “İntihar çeşitleri”, “Fare zehri insanı kaç saatte öldürür?”, “Nasıl intihar edilir?”, “Kendini asma”, “Fare zehri beşere ziyan verir mi?” ve “Bilekleri kesmek” ifadeleriyle aramalar yaptığının tespit edildiği belirtildi.

“ŞİMDİ HOCAYI ARIYORUM”

Erzan’ın telefonundaki pek çok fotoğrafın silindiğinin tespit edildiği aktarılan raporda, elde edilebilen fotoğraflarda ise sanığın ferdî ajandasında kimi müştekiler ile “hoca” ve “F.T.” isminin yazılı olduğu bireylere ait yaptığı ödeme kayıtları ve senetlerin bulunduğu fotoğraflara, 7 Nisan 2023’te müşteki Volkan Bahçekapılı ile sanık Erzan ortasında gerçekleşen konuşmaların devamında Bahçekapılı’nın Erzan’a “Ya sen ne kadar yalancı bir kadınmışsın. Artık hocayı arıyorum.” iletisine da yer verildi.

ALİ VE ATİLLA YÖRÜK 9 NİSAN 2023’TEN EVVELKİ TELEFON KAYITLARINI SİLMİŞ

Raporda, Ali Yörük ve Atilla Yörük’ün 9 Nisan 2023’ten itibaren telefonlarını kullanmaya başladıklarının belirlendiği, sanıkların telefon değiştirme ya da sıfırlama süreçlerini anlaşıp birlikte yapmış olabileceklerinin tespit edildiği değerlendirildi.

Sanıkların telefonlarında 9 Nisan 2023’ten öncesine ilişkin çok az sayıda bilgi olduğu bildirilen raporda, Atilla Yörük’ün 3 şahsa “Telefonu değiştirdim.” bildirisini gönderdiğine işaret edildi.

Raporda, Ali ve Atilla Yörük’ün olaya ait soruşturmanın başladığı tarihlerde yazılan haberlerin sayfalarını birbirlerine yolladığının görüldüğü kaydedildi.

Sanık Ali Yörük’ün rehberinde kayıtlı olmayan yabancı bir sınır numarasıyla ortalarında geçen konuşmada kelam konusu numaranın Yörük’e “Sizi o vakit uyardım. Devam ettiyseniz takibi vardır, yanarsınız.” halinde bildiri gönderdiği de raporda yer aldı.

NE OLMUŞTU?

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Seçil Erzan’ın, bir bankanın Levent’teki şubesinde müdür olarak çalıştığı ve müşteki Bülent Çeviker’den şahsî inanç münasebetine dayalı 2 milyon dolar alarak yüksek kar vaadiyle yine kendisine iade edeceğini bildirdiği kaydediliyor.

İddianamede, müşteki Çeviker’e para karşılığında yazılı evrak verildiği lakin daha sonra Çeviker’in Erzan’a ulaşamadığı, durumu bankaya bildirdiği, banka tarafından araştırma yapıldığı, Erzan hakkında hata duyurusunda bulunulduğu söz ediliyor.

Sanık Erzan’ın bu prosedürle futbolcular, iş insanları ve çeşitli meslek kümelerinden müştekilere, yüksek kar getirisi olan emniyetli bir fon bulunduğunu, kamuoyunda tanınan Fatih Terim ve Hakan Ateş üzere isimlerin bu fona dahil olduğunu söyleyerek, müştekileri bu fona para yatırmaya ikna ettiği anlatılan iddianamede, gerçekte ise bu türlü bir fonun hiç olmadığının tespit edildiği belirtiliyor.

İddianamede, Erzan’ın, müştekilerin verdiği paralara ait geçersiz evraklar oluşturup, bu dokümanlara bankanın kaşesini ve ıslak imzasını atıp müştekilere teslim ettiği ve dolandırıcılık kastıyla hareket ettiği kaydediliyor.

SEÇİL ERZAN’IN 252 YILA KADAR MAHPUSU İSTENİYOR

Sanık Erzan’ın “özel evrakta sahtecilik” ve “tacir yahut şirket yöneticisi olan ya da şirket ismine hareket eden bireylerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık” cürümlerinden 69 yıldan 226 yıla kadar mahpusu istenen ana iddianamenin akabinde hazırlanan yeni iddianameyle Erzan hakkında istenen mahpus cezası da yükseldi.

Erzan’ın, 77 yıldan 252 yıla kadar hapsinin talep edildiği iddianamede, sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk’ün ise birebir kabahatlerden 3 yıl ile 85 yıl ortasında mahpusla cezalandırılması isteniyor.

İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava kapsamında 2’si tutuklu 7 sanığın yargılaması sürüyor.