Maç boyunca alana atılan yabancı hususlara artan gerginlik son düdükle birlikte patlama noktasına geldi.

Fenerbahçeli futbolcular 3-2’lik galibiyet sonrası orta alanda grup olarak sevinmeye başladı. Ama bu sırada alana giren taraftarlar sarı-lacivertli futbolculara saldırınca saha karıştı.

Dünya gündemine oturan şok olaylar sonrası Fenerbahçe Teknik Yöneticisi İsmail Kartal, birinci sefer konuştu. İşte Kartal’ın Hürriyet’e yaptığı çok konuşulacak açıklamaları…

KERLi FERLi iŞADAMLARI ‘F.BAHÇE’Yi ŞAMPiYON YAPMAYACAĞIZ’ DiYEREK TARAFTARI KIŞKIRTTILAR

Dönem başından bu yana biz saha içinde kalmaya çaba ediyoruz. Kimseyle tartışmaya, kimseye bulaşmamaya itina gösteriyoruz. Ancak maalesef daima bir tarafa yanlışsız itiliyoruz. Trabzon’da günler öncesinden başladı asıl olaylar. Açıkça beyan edenler oldu, “Fenerbahçe’yi şampiyon yapmayacağız” diye. Olabilir. Haklarıdır. Bizi yenmek isteyecekler elbette. Fakat insanları kışkırtmak.. Bu dereceye vardı olaylar. Üstelik bunu yapanlar kerli ferli işadamları, toplumun önde gelen isimleri…

‘KADIKÖY’DE SEVİNDİKLERİNDE TEK BİR OLAY ÇIKTI MI?’

Maç bitti. Oyuncularım sıkıntı bir deplasmanda, sıkıntı bir maçı kazanmanın verdiği sevinçle orta alanda toplandı. Daima birlikte seviniyorlar. Bu sevincin tahrik olduğunu söylüyorlar. Kadıköy’de 23 maç yenilmediğimiz, namağlup olduğumuz bir devirde Trabzonspor bizi yendi. Sevinçten kalecilerini havaya attılar. Kazandılar, sevinmekte haklılar. O gün tek bir olay çıktı mı? Trabzon’daki maçta da biz kazandık ve oyuncularımız sevindi. Neden bundan gocunuyorsunuz? Futbolcum o atakta kendini korumasın mı?

DAVUL TOKMAĞIYLA VURDULAR

Ama asıl olaylar soyunma odası koridorlarında oldu. Kim kime vurdu muhakkak değil. Antrenörleri olaya karıştı, saldırdı, arbedeye girdi. Bir orta Fred’e saldırdılar. Oğlum onu muhafazaya çalışırken, yaralandı. Başına davul tokmağı ile vurmuşlar. Gözlerinize inanamazsınız ancak ortam tam can pazarına döndü.

OSAYİ KISA MÜDDETLİ BAYGINLIK GEÇİRMİŞ

O anda Osayi-Samuel’e de bir akın oldu. 3 basamaklı bir merdivenden itilmiş, başını duvara vurmuş. O an da kısa küreli bir baygınlık da geçirmiş oyuncu.

SAKATLANAN KALECiMiN ÜSTÜNE MEŞALE ATTILAR

Maçta ikinci yarı başladı. Su şişeleri de alana atılmaya başladı. Yedek kulübesinde ben topladım bir kısmını bunların. Lakin ilerleyen dakikalarda o denli bir hale geldi ki, Dusan Tadic ve Ferdi Kadıoğlu’nun bulunduğu o kanat, argo bir tabir kullanacağım bağışlayın, “Kaput” oldu.

BU KADARINI GÖRMEDiM

Gidemiyor oyuncularım. Rakip yarı alana bile geçemiyoruz. Oyuncularım huzursuz. Ben epey yıllık futbolculuk ve teknik adamlık hayatımda inanın bu kadarını görmedim. Düşünün kalecim sakatlanmış, onun üstüne meşale atılıyor, hakem izliyor.

5-1 MAĞLUP OLDUĞUNUZDA GÜLÜYORSUNUZ, BU Yansıyı O GÜN Niçin GÖSTERMEDiNiZ

Soyunma odasına girdiğimizde bir kesim rahatladık. Ekipteki, oyunculardaki endişeyi gözlerinden okurdunuz. Hepimiz birbirimize sarıldık. Sonra düşündüm. Biz şampiyon olmayalım mı? Şampiyonluğa oynamayalım mı? 5-1 mağlup olduğunuzda gülüyorsunuz. O vakit bu yansıyı o mağlubiyette niçin göstermiyorsunuz? Fenerbahçe’ye de bana da haksızlık ediyorlar. O koridordaki imgeleri kayıtları vardır. Onlarda da, Fenerbahçe TV’de de. Dedim ya can pazarından döndük.

BiRiLERi iMPARATOR OLUYOR BANA GELiNCE ‘HOCA MI BU?’ GÜCÜME GiDiYOR

Haksızlık diyorum, evet haksızlık. Bıçak sırtında misyon yapıyorum ben. Ne medya da ne de kendi topluluğumda takviye var! Hoca makûs. Avrupa’da birinci 8’e girmiş, en çok ülke puanı kazandırmış bir hocaya ve ekibe yapılıyor bunlar. Benim yaptığımı yabancı bir hoca yapsa, heykelini dikerlerdi. Lakin birileri imparator oluyor, dünyanın en düzgün hocası oluyor. Lakin İsmail Kartal’a gelince, “Hoca mı bu?” Gücüme gidiyor, ağırıma gidiyor. Benim de takımımım da önü kesiliyor.