HABER-KAMERA: HAKAN KAYA

(İSTANBUL)- İstanbul Eczacı Odası Başkanı Şeker Pınar Özcan, “İktidarı da muhalefeti de uyarıyoruz. Halk sıhhati tehdit altındadır zira bugün Türkiye’de bilim insanı yetiştirmek yerine apartmandan bozma üniversiteler açarak yeni mezun işsizler ordusu yaratılmaktadır” dedi.

Türkiye’de bilimsel eczacılığın 185. yıl dönümü münasebetiyle, İstanbul Eczacı Odası tarafından Kadıköy İskele Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı. Meydanda toplanan İstanbul Eczacı Odası üyeleri, “Fakülte enflasyonunu ENAG bile hesaplayamıyor”, “Dört duvardan fakülte olmaz”, “Fakülte açmak siyasi ranttır” dövizleri açarak, eczacılık fakültesinin çokluğuna ve işsiz eczacılara dikkati çekti.

“HALK SIHHATİ TEHDİT ALTINDADIR”

İstanbul Eczacı Odası Başkanı Şeker Pınar Özcan yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“1956 yılından beri var olan örgütlü yapımızla biz eczacılar, ülkemizin her ili, mahallesi ve köyünde hem mesleğimizin hem de halk sıhhatinin faydasına hizmet veriyoruz. Bizler halkımızın eczacılarıyız. Pandemi üzere, zelzele üzere harika devirlerde biz eczacılar, halkımızın daima yanında olduk. Tarihe not düşelim, biz eczacılık hizmetini düzgün yapıyoruz ve yalnızca eczacılık yapmak istiyoruz. Bugün burada iktidarı da muhalefeti de uyarıyoruz. Halk sıhhati tehdit altındadır zira bugün Türkiye’de bilim insanı yetiştirmek yerine apartmandan bozma üniversiteler açarak yeni mezun işsizler ordusu yaratılmaktadır.”

“9 BİN 500 ECZACI İŞSİZ”

Sağlık Bakanlığı’nın Sıhhatte İnsan Kaynakları 2023 Raporu’na nazaran olması gerekenden 9 bin 500 fazla eczacı olduğunu kaydeden Özcan, şöyle devam etti:

“Türk Eczacıları Birliği kayıtlarına nazaran de Türkiye’de bugün 9 bin 500 eczacı işsizdir ve buna önümüzdeki devir, önümüzdeki ay mezun olacak 4 bin 500 eczacı dahil değildir. 20 yıl önce 8 olan eczacılık fakültesi bugün 62’dir. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na nazaran, eğitim ve sıhhat temel insan hakları olarak tanımlanmış ve devlet tarafından karşılanmak zorundadır. Buna karşın bugün ülkemizde eğitim ve sıhhat maalesef ticaretin konusu olmuştur. Eğitim ve sıhhat önemli bir iştir. Bir ülkenin geleceğidir. Lakin halkımızın sıhhati ve gençlerimizin geleceği maalesef iktisada, siyasete, ranta kurban gitmektedir. Artık bu aymazlıktan acilen vazgeçilmelidir.”

“ECZACILIK FAKÜLTESİ AÇILMASINA SON VERİLMELİ”

Sağlık Bakanlığına ve Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’na seslenen Özcan, “Sağlıklı bir eczacılık eğitimi için artık eczacılık fakültesi açılmasına son verilmelidir. Eczacılık fakültesi kontenjanları yüzde 50 oranında düşürülmelidir. YKS sıralama barajı 60 bine çekilmelidir. Mevcut ve öğrenci alımına başlamamış eczacılık fakülteleri AR-GE merkezlerine yahut akademisyen yetiştiren kurumlara dönüştürülmelidir. Yeni mezun eczacılarımız için kamuda takım açılmalı, ilaç endüstrinde eczacı kadrosu getirilmeli ve eczacılıkta uzmanlık alanları genişletilmelidir.” diye konuştu.

“TALEPLERİMİZE MECLİSTE SAHİP ÇIKIN”

Özcan, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki eczacı vekillere de şöyle seslendi:

“Sağlık zincirinin vazgeçilmez halkası olan mesleğimiz, genç meslektaşlarımız fakülte enflasyonu nedeniyle gelecek kaygısı içindeler. Eğitim siyaseti bir halk sıhhati sorunu haline geldi. Mesleğimizin ve genç meslektaşlarımızın geleceği için taleplerimize mecliste sahip çıkın. Bu plansızlık ve kaos biliyoruz ki yalnızca bizim mesleğimizin sorunu da değil. Tıp, diş hekimliği ve hukuk başta olmak üzere tüm mesleklerde de misal problemler yaşanıyor. Bu vesileyle ilgili tüm meslek örgütlerini de bu liyakatsizliğe, bu plansızlığa fakülte enflasyonuna karşı ses yükseltmeye ve daima birlikte gayrete davet ediyoruz. Bizler sonuç alınıncaya dek her türlü demokratik aksiyonu sürdüreceğimizi kamuoyuna hürmetle duyuruyoruz.”