Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, “Dünya Gazetesi İklim İktisadı Zirvesi”nde konuştu. Enflasyon datalarına yönelik konuşan Karahan, “Enflasyonun ana eğiliminde bariz ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen varsayım aralığına yakınsayana kadar sıkı para siyaseti duruşunu sürdüreceğiz” tabirlerini kullanırken enflasyona dair iddialara yönelik ise, “Türk lirasında gerçek pahalanma ve enflasyon beklentilerinin güzelleşmesiyle ana eğilimin gerileyeceğini öngörüyoruz. Ana eğilimde beklenen bu gerilemeyle birlikte enflasyon varsayımlarımızı 2024 yıl sonu için yüzde 38, 2025 yıl sonu için yüzde 14 düzeyinde belirledik. 2026 yılında tek haneyle ulaşacağımızı öngörüyoruz” dedi.

Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan Dünya Gazetesi İklim İktisadı Tepesi’ne katıldı. Karahan dorukta gerçekleştirdiği konuşmada mevcut enflasyon datalarına, enflasyon iddialarına ve yeşil iktisada değindi. Yıllık enflasyon datalarına dair iletiler verdi.

“NORMALLEŞMENİN YILIN İKİNCİ YARISINDA DA GÜÇLENEREK DEVAM EDECEĞİNİ ÖNGÖRÜYORUZ”

Tcmb Başkanı Fatih Karahan, “2023 yılının ikinci yarısından itibaren büyümenin kompozisyonuna baktığımızda iç talep katkısının kademeli olarak azaldığını net ihracat katkısınınsa kademeli bir halde derin negatif düzeyden 2024 birinci çeyrek itibariyle müspete döndüğünü görüyoruz. Öncü göstergelere ve kredi piyasası gelişmelerine baktığımızda talep şartlarındaki olağanlaşmanın yılın ikinci yarısında da güçlenerek devam edeceğini öngörüyoruz” biçiminde konuştu.

“CARİ AÇIK MART AYI İTİBARİYLE 30 MİLYAR DOLAR DÜZEYİNE GERİLEMİŞTİR”

Karahan, “Büyüme kompozisyonundaki değişim, beklentilerdeki düzgünleşme, talep ve talep şartlarının normalleşmesiyle ülkemizin dış istikrarı daha sürdürülebilir bir hale gelmektedir. Mayıs 2023’te 57 milyar dolara yükselen on iki aylık cari açık mart ayı itibariyle 30 milyar dolar düzeyine gerilemiştir. Mayıs ayı dış ticaret dataları de cari süreçler hesabındaki olumlu görünümün devam edeceği sinyalini net bir formda vermiştir. Cari istikrardaki güzelleşmeyle birlikte finansman gereksinimi azalırken ülkemizin yurt dışı finansman kaynaklarına erişimi değerli ölçüde kolaylaşmıştır. Böylelikle global finansal şartlardaki sıkılığa karşın ülke risk primimizdeki gerilemenin tesiriyle bankalarımızın ve gerçek kesimimizin yurt dışı borç çevirme oranları artarken, borçlanma maliyetleri azalmıştır. Son devirdeyse dezenflasyon patikasına olan inancın artması, Türk lirası tasarruflara ve finansal varlıklara yönelimi arttırmaktadır. Bilhassa nisan ayı başından itibaren Türk lirası mevduat hissesindeki artış hızlanmış ve artış bu defa KKM hesaplarındaki çözülmenin yanında döviz tevdiat hesaplarından kaynaklanmıştır. Türk lirasına artan taleple birlikte geçen yıl Ağustos ayında yüzde 31 düzeyine gerileyen Türk lirası mevduatların toplam mevduat içindeki hissesi mayıs sonu itibariyle yüzde 48 düzeyine ulaşmıştır” diye konuştu.

“BANKAMIZIN NET DÖVİZ KONUMU SON İKİ AYDA YAKLAŞIK 70 MİLYAR DOLAR İYİLEŞMİŞTİR”

Karahan, “Aynı devirde kur muhafazalı mevduat bakiyesi zirve noktasından yarı yarıya gerilemiştir. Yurt dışı yatırımcıların da misal biçimde Türk lirası varlıklara talebinin arttığını görmekteyiz. Nisan ayı başından itibaren ülkemize gelen portföy akımları başta devlet iç borçlanma senetleri olmak üzere 10 milyar doları aşmıştır. Nakdî sıkılaşma yapan birçok ülkede sermaye akımlarının, dezenflasyon ve finansal istikrar maksatlarına uygun bir formda yönetilmesini önemsiyoruz. Son attığımız adımlar ile yurt içi ve yurt dışı kaynaklı Türk lirası varlıklara talebin artması sonucunda ortaya çıkan likiditeyi çeşitli araçlarıyla sterilize ederek finansal şartlardaki sıkılığı koruyoruz. Artan Türk lirası talebiyle birlikte rezervlerimiz 145 milyar doların üzerine çıkmış ve Merkez Bankamızın net döviz konumu son iki ayda yaklaşık 70 milyar dolar güzelleşmiştir. Bu durum Türk lirası varlıklara yönelik olumlu bir döngünün başladığını göstermektedir. Türk lirası tasarruflarının artması ve yatırımcıların Türk lirası finansal varlıkları tercih etmesiyle birlikte rezervlerimiz artmakta rezervlerdeki artış Türk lirasına olan itimadı pekiştirerek Türk lirası varlıklara geçişin devamını desteklemektedir” biçiminde konuştu.

“SIKI PARA SİYASETİ DURUŞUNU SÜRDÜRECEĞİZ”

Karahan, “Mayıs ayı itibariyle enflasyon yıllık bazda 75.5 düzeyinde gerçekleşmiştir. Enflasyonun mayıs ayında en yüksek düzeyine ulaşacağını, sonrasında da düşeceğini daha evvelki bağlantılarımızda paylaşmıştık. Dezenflasyon patikamıza nazaran Haziran ayında başlayarak manşet enflasyon yılın geri kalanında her ay gerileyecektir. Baz tesirleri nedeniyle yaz aylarında bu gerileme bilhassa besbelli olacaktır. Lakin para siyaseti duruşumuzu belirlerken bizim takip ettiğimiz gösterge aylık enflasyonun ana eğilimi olmaya devam edecektir. Mayıs ayı prestijiyle aylık enflasyonun ana eğiliminin yüzde 3 civarında olduğunu iddia ediyoruz. Enflasyon bilgilerine daha ayrıntılı baktığımızda finansal şartlar ile kur gelişmeleri ve beklentilerinin kıymetli olduğu, güçlü mal üzere kalemlerde aylık enflasyonun kıymetli ölçüde yavaşladığını görüyoruz. Bir taraftan hizmet enflasyonundaki katılık ve yüksek seyir enflasyon baskılarını canlı tutmaktadır. Enflasyonun ana eğiliminde bariz ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen iddia aralığına yakınsayana kadar sıkı para siyaseti duruşunu sürdüreceğiz” dedi.

“2026 YILINDA TEK HANEYE ULAŞACAĞIMIZI ÖNGÖRÜYORUZ”

Fatih Karahan, “Bu duruşumuzla birlikte yurt içi talepteki dengelenme, Türk lirasında gerçek pahalanma ve enflasyon beklentilerinin güzelleşmesiyle ana eğilimin gerileyeceğini öngörüyoruz. Ana eğilimde beklenen bu gerilemeyle birlikte enflasyon iddialarımızı 2024 yıl sonu için yüzde 38, 2025 yıl sonu için yüzde 14 düzeyinde belirledik. 2026 yılında tek haneyle ulaşacağımızı öngörüyoruz” tabirlerini kullandı.

“BOZULMA HALİNDE SİYASETİMİZİ SIKILAŞTIRACAĞIZ”

Karahan, “Özellikle belirtmek isterim ki enflasyon iddialarımız sadece varsayım değil para siyaseti sıkılığını belirlerken kullandığımız orta amaç misyonu görmektedir. Bu nedenle enflasyon gerçekleşmelerinin ve beklentilerinin kestirim patikamıza yakınsamasını dikkatle takip etmeye devam edecek ve enflasyon görünümünde bariz ve kalıcı bir bozulma olması halinde para siyaseti duruşumuzu sıkılaştıracağız” dedi.