MERİH’İN GOLLERİ ÇEYREK FİNALE UÇURDU

A Ulusal Futbol Grubu, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) Son 16 Turu’nda Avusturya’yı 2-1 mağlup ederek çeyrek finale yükseldi. Türkiye’ye tipi getiren golleri 1 ve 58’inci dakikada Merih Demiral kaydetti. Avusturya’nın tek golü ise 66’ncı dakikada Gregoritsch’ten geldi.

MERT GÜNOK’TAN TARİHİ KURTARIŞ

Maçta 90+4. Dakika oynanırken A Ulusal Ekibimiz ismine mucize bir an yaşandı. 90+4. dakikada Avusturya’da sol kanattan yapılan ortaya Baumgartner’in uygun konumdaki baş vuruşunu Mert Günok, inanılmaz bir kurtarışla kornere yolladı ve kadromuzun galibiyetinde değerli bir faktör oldu.

ÇEYREK FİNALDE RAKİBİMİZ HOLLANDA

Bu sonucun akabinde A Ulusal Futbol Ekibi, EURO 2024’te ismini çeyrek finale yazdırdı. Avusturya dev tertibe veda etti. Bizim Çocuklar, Avrupa Şampiyonası’nın çeyrek finalinde Hollanda ile eşleşti.

A Ulusal Takımımız’ın Avusturya’yı 2-1 yenip tarihi bir zaferle EURO 2024’te çeyrek finale yükseldiğimiz maçı Fanatik muharrirleri bugün kaleme aldıkları köşe yazılarında kıymetlendirdi. İşte tarihi maçın değerlendirmeleri;

UZUN VAKİTTİR BEKLENEN KISSA – ERMAN ÖZGÜR

Ulusal Ekibimiz için birinci dakika dolmadan Merih ile bulduğumuz gol adeta istediğimiz oyunu oynayabilmek ismine ilaç üzereydi. Bu gol ile geride 3’lü ve kalabalık savunma yaparak, Avusturya’nın hem tempo yapmasını hem de üretken olmasını engellemeyi başardık. Önde Arda’nın organizatörlüğü ve pas kalitemizin yüksekliği sayesinde topla yanlışsız oynayarak Avusturya’nın direncini de kırdık. Bilhassa atak presini âlâ yapan Avusturya’nın tuzaklarına neredeyse hiç düşmedik. Birinci yarının en büyük zahmeti Orkun ve İsmail’in sarı kartları olurken, yeniden de 2. gol için sabırlı davranıp soyunma odasına önde gittik.

YENİ BİR ÖYKÜ…

Oyun Avusturya’nın risk alması ile alanımıza yığıldı. Merih’in meslek maçı oynadığı bu baskıyı gol yemeden atlatmayı başardık. Ferdi, Barış Alper, Merih, Mert Günok, Kaan Ayhan başta olmak üzere tüm oyuncularımız alana yüreklerini koyarak Ulusal Ekibimizi çeyrek finale taşıdılar. Montella’nın öğrencileri uzun vakittir özlediğimiz yeni bir muvaffakiyet öyküsü yazarak hepimizin gururu oldular. Hepsine farklı ayrı teşekkürler.

DUYGU DEĞİL AKILLA – SERKAN AKCAN

Maçın çabucak başında kornerden attığımız erken gol yerleşik savunmada Avusturya’nın ne kadar büyük zaafları olduğunun göstergesiydi. Montella turnuvada birinci sefer İtalyan pasaportunu kullandı! Başlangıçta geride oyunu dörtlü kurup Ralf Ragnick’in oyun içindeki atak bahtını geciktirmiş oldu. Avusturya golü yedikten sonra baskıyı kurup sete yerleştiğinde en tesirli silahını da bırakmış oldu. Bu durumda topa sahip olup sete yerleşmek zorunda kaldılar. Aslında bu tam da Montella’nın istediğiydi. Biz geriye yanlışsız süratli bir grup değiliz. Santrforsuz oynadığımız için ön alanda topu tutmakta zorlanacağımız belirginken geride Kaan’ı sağ stopere çekip 3’lüye dönmek Montella’nın maçın momentumunu eline alma atağıydı. Avusturya’yı set hamlesinde kalmaya zorlamak bir yana bunu yaparken savunmayı fazla yaslanmadan yapmak Ulusal Grubumuza konforlu bir birinci yarı sundu.

STOPERLERİ RAHATLATTI

Ayrıyeten bu dizilim ve oyun tercihi Abdülkerim ile Merih’i çok rahatlattı. Geriden oyun kurarken Avusturya’nın baskı noktalarını artırdığı için fazladan efora muhtaçlık duydular, en büyük silahları baskıda eksik kaldılar. Ragnick, turnuvada oynadığı birinci üç maçta merkezde kullandığı 1.87’lik Grilitch’i kesip yerine 1.70’lik Schimid’i kullandığı için merkeze oynadığımız yüksek toplar bize nefes bile aldırdı. Ragnick, ikinci yarıya başlarken Gregoritsch’i oyuna alıp çift santrfor ile bize iddiamızın çok ötesinde eşleşme sorunu yarattı. Buna karşılık savunmamız baskıya karşı koyamayıp daha da derine çekilince durumlar vermeye başladık. Duran toptan gol de yedik fakat çeyrek finali kucakladık. Merih Demiral meslek maçını oynadı. Birinci korner golü önüne düşen fırsattı ancak ikincisi son vakitlerde izlediğim en yüksekten atılmış duran top golüydü. Merih’in iki rakibinin ortasında o kadar yükseğe çıkmış olması harikulade bir sahneydi.

YETENEĞİN KATKISI KOLEKTİFİN GÜCÜ! – CEM DİZDAR

En küçük badirede birbirini yerden yere vurmaya hazırların ülkesinde teknik yönetici olan Vincenzo Montella ekip kaptanı Hakan Çalhanoğlu’nun yokluğunda altı savunmacılı bir formasyonla alana gönderdi kadrosunu. Yeterli de etmiş göründü. Maç başlar başlamaz üç durum vardı! Birincisini ve üçüncüsünü kullanamayan Avusturya, ikincisinde golü bulan Türkiye’ydi. Üstelik altıncı gol turnuvada birinci sefer bir duran toptan Merih Demiral ile gelmişti. Yani 6 golü 6 farklı oyuncu atarak rakip yeniden şaşırtılmıştı! Birinci devre o denli ilerledi ki, Montella’nın ‘’Kulüp grubu niteliğinde’’ dediği Avusturya’ya karşı topu neredeyse eşit kullandı Ulusal Ekip. Konum vermedi değil ulusallar lakin temkinli ve huzursuz edici şekilleriyle Ralf Ragnick kadrosunun evvelki maçlara nazaran kolektif oynamasını da engelledi.

İkinci devre de gibisi kurguyla başlayıp o denli devam etti. Ülke ‘’yeteneklilerden’’ bir şeyler beklerken belirleyici olan ‘’direnç’’ ve ‘’kolektif bilinç’’ oldu. Nihayet birinci devre olduğu üzere ikinci devredeki birinci kornerde yeniden tıpkı ikili Arda/ Merih işbirliğinden ikiyi buldu bizimkiler. Ne var ki, bir kornerden de Avusturya’nın golü geldi. Her şeye karşın dayanışması yüksek Ulusal Ekip her bir oyuncusunun tüm çabasıyla çeyrek finale kalmayı başardı.

GURUR DUYACAKLAR…

Portekiz maçından sonra Montella ile ‘’yetenekli’’ buldukları dışındakilere ağzına geleni söyleyip, etmediğini bırakmayanlar artık bayrağı en yukarda tutanlar olacaktır kesinlikle. Gurur duyacaklar, alınlardan öpecekler yetmeyecek hâlâ ‘’en yetenekli’’yi, ‘’en düzgün arayacaklar’’… Meğer en uygunlar oynayan, oynamayan, giren ya da çıkanlar dahil bir grup olarak baştan beri karşılarındaydı…

BEKLE BİZİ BERLİN! – TUNÇ KAYACI

Leipzig’de tarihi bir gecede çeyrek final yolunda kuvvetli bir rakibi geçip yolumuza devam etmek istiyorduk. Bizim çocuklar sloganına yakışır bir başlangıçla golle başladık. Birinci atağımız ve Merih Demiral’in fırsatçılığı inanılmaz bir ruhsal üstünlüğün de beraberinde getirdi. Zira Avusturya maçın favorisi ve kümelerinden başkan çıkmış bir takım olarak hiç de bu türlü bir başlangıç beklemiyordu. Natürel ki erken gol sonrası yediğimiz baskıyı atlatmak kolay olmadı, orada da futbol talihi yarımızdaydı. Birinci 20 dakikadan sonra dengeyi kurmayı başardık ve orta alanda Orkun-Arda ikilisi topa basınca rakibin de temposu düştü.

İlk yarıda iki bekimiz Ferdi ve Mert denetimli uygun savunma yaparken atakta da kıymetli katkı yaptılar. Açıkçası birinci 45’te her şey istediğimiz üzere geçti ve Avusturya’nın kimyasını bozduk. İkinci yarı öncelik skoru korumak yapabilirsek yükseltmek maçı garantiye almak amacıyla alana çıktık.

GERİLİMİ YÜKSEK…

İkinci yarıda yağmur altında tansiyonu çok yüksek bir karşılaşma oynadık. 2008’de Basel’de İsviçre’ye karşı kazandığımız maçı anımsattı. Kornerden gelen Merih Demiral baş golü ’oh be’ dedirtti lakin yeniden bir korner golüyle Avusturya farkı teğe indirdi. Malum kalan dakikalar artık yanılgı yapmadan skoru korumak için oynadık. Montella’nın atakları doğruydu, yorulan, sarı kart sorunu olan isimleri değiştirdi. Artık bu kısımda taktik teknikten öte ruhumuzu ortaya koyup çeyrek finale çıkmaktı. Bekle bizi Berlin, bekle bizi Hollanda! Unutulmaz bir gece yaşattınız, emeğinize yüreğinize sıhhat Montella ve öğrencileri.

HÜCUMDA TUTKUMUZ, SAVUNMADA RUHUMUZ – BURAK ÖZDEMİR

Leipzig’deki tarihi maç öncesi tüm Avusturya ve hatta Avrupa, Türkiye’nin Euro 2024’e veda edeceği konusunda çabucak hemen hem fikirdi. Avusturya, 2024 yılında oynadığı yedi ulusal maçın altısında birinci dakikada rakiplerine gol atmayı başarmıştı. Kadronun başında da dünya futbolunun önde gelen isimlerinden Ralf Rangnick vardı.

UNUTTUKLARI BİR ŞEY VARDI!

Futbolun oynanmaya başlandığı, tarihteki o birinci günden bugüne hiçbir teknik adam maçın 90 dakikasını planlayamazdı. İşte o anlarda tutku ve ruhun devreye girmesi bütün teknik-taktik planların birer çöp olmasına sebep oldu.

ROCKY BALBOA’NIN DEDİĞİ ÜZERE

Dünya sinema tarihinin kült sineması Rocky Balboa’nın 2006 yılındaki kısmında İtalyan aktör Sylvester Stallone; “Önemli olan ne kadar sert vurduğun değil, aldığın ağır darbelere karşın yoluna devam edebilmendir. Lakin bu türlü kazanabilirsin!” diyordu. İşte bu kelam Türkiye’nin Euro 2024 macerasının en yeterli özeti. Yeri gelecek darbeler alacaksın, yeri gelecek üstüne çamur bulaşacak lakin asla vazgeçmeyeceksin!

A Ulusal Kadro, oyuna gireniyle, çıkanıyla vakit zaman yanılgılar yapsalar da birbirinin kademesine girerek süper bir adanmışlık ve kadro ruhuyla Avusturya’yı geçerek çeyrek finale yükseldi. Bu peri masalı hiç bitmesin…

HARİKASINIZ ÇOCUKLAR – METİN KARABAŞ

EURO 2024 Son 16 Turu’nda Avusturya ile karşılaşan Ulusal Grubumuz, çabaya beklenen 11 ile çıktı. Müsabakaya tesirli başlayan Ay￾Yıldızlılar istediğimiz golü 57. saniyede Merih Demiral ile buldu: 1-0. Bu golle güçlü bir başlangıç yapan Millerimiz 1-0 sonrasında da tıpkı ciddiyet ve tesirli oyununu sürdürdü. Avusturya her ne kadar geçişlerde tesirli olsa da turnuva boyunca en başarılı grup savunmasını alana yansıtan Ay-Yıldızlılar, yanılgı yapmadı. Bilhassa Merih’in defanstaki konsantrasyonu ve tüm oyuncularımızın yardımlaşması Avusturya’nın tesirli atakları karşısında sorun yaşamamamızı sağladı. Turnuva boyunca her manada en güzel oyunumuzu alana yansıttığımız birinci 45 dakikayı 1-0 önde kapatmayı başardık.

MERİH TEKRAR SAHNEDE

Avusturya ikinci yarıya iki değişiklikle başlarken, biz tıpkı on birimizle alanda yer aldık. 59.dakikada Arda Güler kornerden ortaladı, Merih bu defa kafayı vurdu ve farkı ikiye çıkarttı: 2-0. Avusturya bu gole 66’da Gregoritsch ile karşılık verdi: 2-1. Rakibimiz bu golden sonra baskısını artırdı. Biz ise kadro olarak karşılayan taraftık. Bu anlarda da oyun disiplininden kopmayan, yüreğini ortaya koyan Millilerimiz, skoru müdafaayı başardı. Turnuvanın başlangıcından bu yana en uygun performansını ortaya koyan ‘Bizim Çocuklar’ Avusturya’yı 2-1 mağlup ederek, çeyrek finale çıktı.