A Ulusal Futbol Kadromuz, büyük heyecan yarattığı EURO 2024’e çeyrek final etabında Hollanda’ya 2-1 mağlup olarak veda etti. Türkiye, yarattığı heyecan kadar en genç ikinci kadro olmasıyla da gelecek ismine umut vadederken mevzuya ait muharrirlerimiz Cem Dizdar, Erman Özgür, Serkan Akcan ve Olçay Çakır’ın görüşlerini aldık.

Yazarlarımıza sorduk; EURO 2024’ün en genç ikinci ekibi Türkiye gelecekte ne yapar?

CEM DİZDAR: İPUÇLARINA ULAŞIYORUZ

Yurt içi ve yurt dışındaki oyuncuların farklı sorunları var. Tüm bu ve daha fazla soruya karşılık aramaya başladığımızda ise bu ekip süratle yol alıp, geleceğe ilham verir

“Elenene kadar Avrupa Şampiyonası’nın alandaki en genç ekibiydik. Lakin 24 grup içinde gruplarında mühlet alan oyunculara bakıldığında en düşük ortalama da bizde! Münasebetiyle saha içi tecrübe, idman verimliliği, teknik taktik gelişim açısından bilhassa yurt içinde oynayan oyuncularımızın sorunu büyük! Yurt dışında oynayanların da “Süre sorunları” göz önüne alınırsa neyin, nasıl çözülebileceğine dair ipuçlarına ulaşıyoruz. Gelecek dönem alanda 11 yabancı oyuncunun olabileceği memleketimizde sorunun nasıl tahlile kavuşturulabileceğini varın siz düşünün! Kısaca, gençlik talihtir lakin yetmez. Beri yandan bir diğer soru, “Gençler, örneğin Arda Güler üzere olgunların ortadan kaybolduğu vakitte meziyetleriyle mi uzunluk gösterdi, yoksa ülkede oyuncunun azalmasına bağlı olarak mı öne çıktı?” Tüm bu ve daha fazla soruyu sorup karşılık aramaya başladığımızda, bu genç takım süratle yol alıp, gerilerindeki jenerasyonlara da ilham verecektir.”

ERMAN ÖZGÜR: FAZLA YIPRATMAYALIM

Bu ortam; gerçek oyuncularla desteklendiğinde ve teknik yönetici istikrarı yakalandığında, sonraki turnuvalarda bize çeyrek finalden daha ilerisini hayal ettirir

“Milli Ekibimiz için çeyrek finalden daha değerli bir muvaffakiyet kıssası yazıldı Avrupa Şampiyonası’nda. Bundan sonra katılabileceğimiz 2-3 turnuva için muvaffakiyet vadeden bir oyuncu kümesi yakalayabilmiş olmak. Üstelik bu oyuncu kümesinin birbirleri ile olan münasebetlerinde yakaladıkları hepimizin özlediği, kulüp fanatizmine yenik düşmedikleri arkadaşlık ortamları. Bu ortam hakikat oyuncularla desteklendiğinde, teknik yönetici istikrarı yakalandığında sonraki turnuvalarda bize çeyrek finalden daha ilerisini hayal ettirebilir. Kâfi ki eleştirirken ne oyuncularımızı ne de teknik yöneticimizi olması gerekenden fazla yıpratmayalım. Zira bu küme hepimizin gurur duyduğu, kaliteli karakterlerden oluşan bir aile üzere. ‘Bizim çocuklar’ sloganının çok yakıştığı bir küme. Tenkidin dozunu kaçırıp bu çocukların yaptığı işten keyif almalarını engellemek, yapılabilecek en yanlış şey.”

SERKAN AKCAN: SEVİYEYİ ARTIRMALIYIZ

Bu süreçte yalnızca gençlerin değil, Montella’nın da gelişim göstermesi gerek. Adaletli ve gerçek takım ile EURO 2024’teki muvaffakiyetin ötesine geçilmesi planlanmalı

“Avrupa Şampiyonası’nın en genç takımlarından birine sahiptik. 2005 kuşaktan Arda Güler ve Kenan Yıldız kâfi dakikaları aldılar. Kâfi deneyim sağlamak için kulüpleri de dahil fazlaca kilometre yapmaları kaçınılmaz. Yalnızca genç süperstar adaylarımız deneyim kazanmayacaktır birebir vakitte, Montella‘nın da bu tip turnuvalar düşünüldüğünde gelişim göstermesi beklenmelidir. Montella, turnuva maçlarının birinci yarılarında mükemmel antrenörlük gösterse de ikinci yarılardaki oyuna müdahale zamanlaması ve oyuncu seçimleri tartışılabilir. Uluslar Ligi’nde bol bol maç pratiği yapıp, sonrasındaki 2026 Dünya Kupası elemelerine hazırlanmak işimizi kolaylaştırır. EURO 2024’te heyecan verici bir uğraş versek de oyun olarak çok daha düzgün düzeye gelmeliyiz. 2032’den evvel katılmamız gereken üç büyük turnuva olduğu unutulmamalı. Ulusal Grup seçicileri adaletli ve gerçek takım planlamasıyla EURO 2024’teki çeyrek finalin ötesine geçmeyi planlamalı.”

OLCAY ÇAKIR: BİZ BUNA DEĞERİZ

Çocuklarımızın teknik marifetlerine odaklanılmalı. Kadro bazlı bakış ve eleştirme modeli de azalarak biterse, Vincenzo Montella ile daha birçok hoşluklar bizi bekler

“Öncelikle yolumuza kiminle devam edeceğimiz konusunu netleştirmemiz gerek. Bence Montella’nın oyuna müdahelelerde gecikmesiyle ilgili tenkitler haricinde onunla ilgili sorun yok. Yola onunla devam edilmeli. Hem bizim çocukların ona olan sevgisi de azımsanmamalı. Oluşan sinerji çok büyük. Haliyle yeni seçilecek TFF idaresinin bu hususta hali merak konusu açıkçası. Hatta şu ortalar tüm adaylara bu soru sorulabilir üzere de… “Hocayla devam mı yoksa diğer planlarınız var mı?” halinde. İsim isim saymak yerine yetiştirdiğimiz ve yurt dışında yetişmiş-milli kadromuzu tercih etmiş çocuklarımızın teknik hünerlerine odaklanmamız gerek. Onlara bu iki yılda yenileri de eklenecektir. Toprak ürettikçe, ekip bazlı bakış ve eleştirme modeli de azalarak biterse, önyargısı olmayan Montella ile daha kaç hoşluklar bizi bekliyor… Biz buna değeriz…”