Okçuluğu, “Tünelin ucundaki ışığı görmek” olarak tanımlayan ulusal atlet, konutunun otoparkından Paris Olimpiyat Oyunlarına giden kıssayı Mashable Türkiye’ye anlattı.

“YAŞAMA BAHTIN YÜZDE 20”

Astronomi ve Uzay Bilimleri öğrencisiyken 2013 yılında yaşadığı bahtsız bir kazayla omurilik felci geçiren ulusal okçuya tabipler, “Yaşama talihin, yüzde 20.” dedi. 6 günlük ağır bakım süreci ve başarılı bir ameliyatın akabinde hayata tutunan Aydın, 2015 yılında Ulusal Okçu Naci Yenier ile tanışınca hayatı değişti.

TÜNELİN UCUNDAKİ IŞIK

Okçuluğu, “Tünelin ucundaki ışığı görmek” olarak nitelendiren başarılı sportmen, “Tek başıma hareket edemezken tekerlekli sandalyeyi bile süremezken, ‘Bir gün olimpiyatlara katılacağım ve dünyanın en yeterlisi olacağım’ demiştim.” kelamlarıyla amacı birinci günden belirlediğini söyledi.

MİNDERLER AMAÇ OLDU!

Tüyleri diken diken eden bir muvaffakiyet öyküsünün mimarı olan Aydın, “Kulübe gidip gelmek bile benim için çok masraflıydı. Meskenin otoparkında annemle televizyon kutusundan, koltuk minderinden amaç yaptık. Annem saatlerce benim oklarımı çekti. Hayal ettiğim tek şey o atışları bir gün finalde yapabilmekti.” dedi.

PARİS’TE GAYE ALTIN

Aydın, Paris 2024 kotası aldığı heyecan dolu müsabakayı, “Üç atışımı da tam merkeze göndererek sinema şeridinden gerçeğe dönüşen bir öykü yazdık.” kelamlarıyla anlattı.  Paris 2024’te yeni bir öykü yazmaya hazırlandığını söyleyen Aydın, gayesini altın madalya olarak belirlediğini söyledi.

İLK HEYECANLARIN HİKAYESİ

Mashable Türkiye, olimpiyatlara birinci defa katılan Türk atletlerinin hayallerini ve öykülerini “Hayaller Paris” belgeseli ile izleyicilere anlatmaya devam edecek.