Bloomberg HT’ye konuk olan Uluslararası Enerji Ajansı Lideri Fatih Birol, güç kesimindeki son gelişmeleri kıymetlendirdi.

Birol, güç ile jeopolitik şartların daha fazla iç içe geçmeye başladığını belirttiği konuşmasında, yerli endüstriyi korumakla güç istikrarını kurmanın ehemmiyet kazandığını kaydetti. Sonda karbon vergisinin Türkiye için de değerli olduğunu söyleyen Birol, ABD’de önümüzdeki aylarda gelecek ilave önlemlerin güç, iklim ve ticareti üç boyutlu hale getireceğini açıkladı.

Avrupa’daki güç fiyatlarına değinen Birol, güç fiyatları nedeniyle Avrupa endüstrisinin önemli baskı altında olduğunu ve bunun da iki nedeninin olduğunu belirtti. Birol, “Avrupa’daki güç fiyatları ABD ve Çin’e nazaran çok yüksek olduğu için Avrupa’daki sanayi bölümü dezavantajlı durumda. İkinci sıkıntıda da Avrupa yarının sanayi bölümünde Çin ve ABD’nin gerisinde kaldı.” dedi.

“Elektrikli araçların artması ve klimalar elektrik talebini artırıyor”

Birol, dünya genelindeki elektrik arzında yaşanan artış hakkında yaptığı değerlendirmede şu tabirleri kullandı:

“Elektrik talebi tüm dünyada süratli bir biçimde büyüyor. Yüzde 4’lük bir büyüme görüyoruz, son 15-20 yılın en süratli büyümesi. Elektrikli araçların artması ve klimalar elektrik talebini artırıyor. Şu an Çin’de satılan her iki otomobilden biri elektrikli. Dünyada yeni kurulan elektrik santrallerinin yüzde 85’i yenilenebilir güç. Elektrik arzı ve talebinde dengesizlik nedeniyle batarya çok değerli olacak. ABD’de güneş gücü çok süratli büyüyor, büyümenin yüzde 75’i cumhuriyetçi eyaletlerde oluyor. Trump periyodu yaşanırsa yenilenebilir güç projeleri yara almayacaktır.”

Bu yıl petrol talebi 1 milyon varil büyürken, arzın 1,5 milyon varil artacağını kaydeden Birol, 2025’in sonundan itibaren büyük bir LNG dalgasının piyasalara geleceğini ve LNG’nin de tesiriyle petrol ve gaz fiyatlarında aşağı taraflı bir baskı olacağını söyledi.

“Türkiye için nükleer olmazsa olmaz bir teknoloji”

Türkiye’deki nükleer çalışmalarına değinen Birol, “Türkiye’nin nüfusu büyüdükçe daha fazla elektrik tüketilecek. Bilhassa güneş ve rüzgar üzere yenilenebilir güç kaynakları burada belirleyici teknoloji olmalı. Lakin yıllardan beri söylediğim üzere Türkiye için nükleerin olmazsa olmaz bir teknoloji olduğunu düşünüyorum. Türkiye’nin nükleer santrali hangi ülkeyle yaptığı çok kıymetli, çeşitlendirme olmalı.” dedi.