Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Bizim kurumsal ve konjonktürel varlığımız her vakit olduğu üzere Türkiye Cumhuriyeti ile bu yolu yürümemizden geçer. Kıbrıs sıkıntısı Rauf Denktaş’ın söylediği üzere Türkiyesiz çözülemez.” dedi.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un himayelerinde, İstanbul Üniversitesi (İÜ) ve Cihannüma Dayanışma ve İşbirliği Derneği tarafından İÜ Rektörlük binasında, “Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. Yılında Milletlerarası Kıbrıs Sempozyumu” düzenlendi.

Sempozyumda konuşan Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yılında Türkiye’de olmaktan büyük memnunluk duyduğunu söyledi.

Tatar, Kıbrıs Türkü’nün tek yürek halinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yaşatılması, güçlendirilmesi için birlikte çabayı sürdürmek zorunda olduğunu belirterek, “Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıl dönümünü kutlarken, Doğu Akdeniz’de her türlü tahakküme, her türlü taarruza karşın Türk Devleti’nin varlığıyla büyük bir muvaffakiyete imza attığımızı beyan etmek istiyorum.” diye konuştu.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni güçlendirmek, ekonomik, toplumsal ve kültürel mirasını devam ettirmek için büyük bir uğraş içerisinde olduklarını lisana getiren Tatar, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Uluslararası toplum insan hakları ihlaliyle bize diz çökertmeye çalışıyor. Bu çağda seyahat, ticaret ve sporda bile ambargo uygulanması onların ne kadar samimiyetten uzak olduğunu gösteriyor. Kıbrıs Türkü’nü ümitsizliğe, federasyona sürüklemek istiyorlar. Federasyonun tehlikelerinin farkındayız. Federasyonun ön koşulu ‘Sıfır asker, sıfır garantidir.’ Bu nedir? Türkiye Cumhuriyeti olmadığı için garantörlük hakkı ortadan kalkacak, Kıbrıs Türkü kendini Avrupa’nın kucağında bulacak. Kıbrıs Türk halkının hükümran eşitliğinin sağlanması için Türkiye’nin tam takviyesiyle çalışıyoruz.”

Tatar, 1974 Barış Harekatı’nın çok başarılı bir harekat olduğunu; bu harekat sonrası Türkiye’nin çok büyük ambargolarla karşı karşıya kaldığını kaydetti.

“Kıbrıs sorunu Türkiyesiz çözülemez”

Ersin Tatar, 18 Temmuz’da, “Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. Yıl Dönümü” başlıklı başkanlık tezkeresinin TBMM’de ittifakla kabul edilmesinden büyük memnunluk duyduğunu vurgulayarak, “Bu tezkere bizim için çok kıymetli ve değerliydi zira bir kere daha Türkiye iki devletli siyaseti nasıl desteklediğini ittifakla, oy birliğiyle muhakkak etti. Birinci tezkere 1974 Barış Harekatı hasebiyle Türk Silahlı Kuvvetlerinin adaya çıkmasını temin eden bir tezkeredir. 50 yıl sonra, 18 Temmuz 2024’de Türkiye Büyük Millet Meclisinden geçen tezkerede barış harekatına atıfta bulunuluyor.” dedi.

Türklerin Kıbrıs’taki varlığının 500. yılını kutlayacağı süreçte bu durumun kimse tarafından sorgulanamayacağının altını çizen Tatar, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Tarihi gayretlerle dolu mücahit halkın elbette kendi devletini kurması en doğal hakkıdır. Biz de bunu yaptık. Bizim kurumsal ve konjonktürel varlığımız her vakit olduğu üzere Türkiye Cumhuriyeti ile bu yolu yürümemizden geçer. Kıbrıs sorunu Rauf Denktaş’ın söylediği üzere Türkiyesiz çözülemez. Türkiye, her vakit ana vatan olarak orada olacaktır ve bu süreci birlikte yöneteceğiz. Ben, Türkiye ve Ankara ile istişare etmeden bu hususta adım atmam ve bu benim en büyük hakkımdır zira bölgenin en büyük ülkesi Türkiye’dir. Bu ada Türkiye’nin burnunun tabanındadır ve Türkiye garantör ülkedir.”