İzmir Büyükşehir Belediyesi ve NE-DER tarafından düzenlenen Nitelikli Eğitim Çalıştayı’nda, eğitimde ıslahat daveti yapıldı. Çalıştayda konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay, fırsat eşitliğinin sağlandığı, laik ve bilimsel eğitim iklimine değindi. Eğitimcilerin de haklarını alması için çaba edeceklerini tabir eden Tugay, ülkenin yine nitelikli eğitimle buluşturulması için çalışacaklarını söyledi.

İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay ile eğitimciler, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Nitelikli Eğitim Üretken Öğretmen Derneği (NE-DER) iş birliğiyle düzenlenen Nitelikli Eğitim Çalıştayı’nda bir ortaya geldi. Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlenen çalıştayda, eğitimin sıkıntıları ve bu problemlerin tahlili için atılması gereken adımlar konuşuldu.

“Eğitimcilerin yaşadığı problemleri biliyorum”
Öğretmenler Günü’nün kendisi için en özel günlerden biri olduğunu belirten Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay, “Bir öğretmen çocuğuyum. Babam öğretmendi. İnsanların hayatında kesinlikle onların kalplerine dokunmuş, onları düzgün insan yapmış, sevgi ve merhametle tanıştırmış, insan olmamıza dair binlerce hoşluğu bize anlatmış bir öğretmen mutlaka vardır. Onlardan birisi benim babam. Eğitim topluluğunun içinde doğdum. Babam bu ülkenin meseleleri ile fazlaca dertlenen bir insandı. Bir devir de 6 ayda bir farklı okullara sürüldü. O nedenle ben ilkokulu 10 farklı okulda okudum. Babamdan ötürü öğretmenlerin yaşadığı sıkıntıları biliyorum” diye konuştu.

“Eğitim alıp doğruları bilsin istemiyorlar”
Ülkenin önemli meseleleri olduğunu, bu nedenle siyasete girdiğini belirten Lider Tugay, “Öğretmenlere hakkını teslim etmek istiyoruz. Eğitim işçilerinin yanında olacağız. Bu türlü bir cumhuriyette ve Türkan Saylan üzere çok kıymetli insanların, aslında çok kıymetli katkılar verdiği bu ülkede nasıl oluyor da biz bugün hala tarikatların çocukları bir tarafa çekmesine mahzur olamıyoruz. Bu gerici durumu nasıl yaşıyoruz, anlayamıyorum. Bir yerde birilerinin çıkarları var. Bir yerlerde birilerinin iktidar hesapları var. Çocuklarımız, dostlarımız, insanlarımız eğitim almasın istiyorlar. Eğitim alıp da doğruları bilsin istemiyorlar. Ne kadar bilgisiz olursa bir toplum o kadar kolay yönetiliyor” diye konuştu.

“Öğretmenlik kutsal bir meslek”
Özel okul yerine nitelikli eğitimin değerine işaret eden Lider Tugay, “Umarım en yakın vakitte iktidara geldikten sonra birinci yapacağımız işlerden biri nitelikli eğitimi tekrar ülkeye kazandırmak olacak. Öğretmenlere her zamankinden çok muhtaçlığımız var. Onları değersizleştirmeye, bedelsiz hissettirmeye çalışan  herkese karşı biz dimdik duracağız. Onların haklarını savunacağız” dedi.

“Mücadele etmeliyiz”
Bugün ülkede yaşanan sıkıntıların tahlili için tüm toplumun uğraş etmesi gerektiğini de vurgulayan Tugay, şunları söyledi: “Bir şey kazanılacaksa uğraş ile kazanılacak. Hiçbir şey için gayret etmediğiniz bir ömrün bedeli olmaz. İster 5 dakika ister 5 saat olsun. Vaktinizin bir kısmını bu ülkedeki yanlışlar ve haksızlıklar için çabaya ayırmak zorundasınız. Bunu da hepimizin bu ülkeye, sonra insanlığa, medeniyetimize inanmasıyla başaracağımızı düşünüyorum. Bizler kendimizi makus varlıklar olarak görürsek, bu işin içinden çıkamayız. Ancak ben inanıyorum, bizim insanlarımız çok düzgün. İnsanların mayasında berbatlıktan çok uygunluğun olduğuna inanıyorum. Birilerinin diğerlerinden bir şey beklemeden, uygun şeyler yapması lazım. Örnek olması gerekiyor. Bu davranış en çok öğretmenlere yakışır diye düşünüyorum. Dünyada bir gün berbatlığın büsbütün yok olacağına inanıyorum. Bu dünya hala ayakta ise âlâ insanların eforları sayesinde.”

“Ülkenin her tarafında çoban ateşi yakmak istiyoruz”
NE-DER Yönetim Kurulu Lideri Mustafa Özdemir ise yaptığı konuşmada, “Nitelikli Eğitim- Üretken Öğretmen Yetiştirme -Öğretmen Üniversitesi” ismiyle bir proje yürüttüklerini söyledi.  Bu proje ile ülkenin her tarafına, devletin eğitim ödevi ile çocukların eğitim hakkını adil biçimde uygulanmasını talep ettiklerini belirten Özdemir, “Projemiz partiler üzeri bir projedir. Bununla milyonların sesine tercüman olduğumuza inanıyoruz. Eğitimin temel ögesinin öğretmen olduğunu herkese duyurmak istiyoruz. Ülkenin her tarafında çoban ateşi yakmak istiyoruz. ‘Bakmakla değil yapmakla olur’ tabirine uygun olarak da projemizin minik uygulamalarını hayata geçirmeye çalışıyoruz. Projemiz kamusal, laik, bilimsel, üniversal eğitimi savunuyor. Dünya süratle değişiyor. Projemiz ile Türkiye’de üretim ve yoktan yaratmanın yarışı başlayacak. 40 yıldır tüketimde yarışıyoruz. Projemiz uygulandığında hepimiz üretimde yarışacağız. Umutla, kararlılıkla, heyecanla yolumuza devam ediyoruz” dedi.

Çağrı metnini okudu
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Dr. Cemil Tugay ile Türkiye’ye eğitim ıslahatı daveti yapmak istediklerini aktaran Özdemir, eğitim ıslahatı davetinin, gökyüzüne salınan bir çığlık üzere ülkenin her yerinde yankı bulacağına inandığını belirtti. Özdemir, daha sonra eğitim ıslahatı davetini şu sözlerle paylaştı: “Türkiye’de aklın, bilimin yol göstericiliğinde, esaslı, kapsayıcı Türkiye kaidelerine uygun, uygulanabilir bir eğitim ıslahatı zaruridir, acildir. Bu ıslahatı uygulayacak nitelikli üretken öğretmen yetiştirecek öğretmen üniversiteleri bir an evvel açılmalı. Bu davetimizin Türkiye’deki eğitimi kaygı edinen şahıslar tarafından benimseneceğini düşünüyorum.”

“Bu özel proje desteklenmeli”
İzmir Kent Konseyi Başkanı Nilay Kökkılınç ise 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlayarak başladığı konuşmasında, şunları söyledi: “Ülkemizde izlenen ve daima değişkenlik gösteren eğitim siyasetleri, özlük hakları, ekonomik şartlar, çok ağır çalışma saatleri, sosyo-kültürel öğrenci ve ebeveyn farklılıklarının yarattığı zorluklar, kıymetlendirme ve imtihan baskısı, yaşadıkları duygusal yük üzere türlü zorluklar yaşayan öğretmenlerimiz, toplumda daima gelişim ve eğitim döngüsü ile iş yükü ve sorumluluklar ile karşı karşıyadır. NE-DER’in bizlerle paylaştığı ‘Nitelikli Eğitim-Üretken Öğretmen Projesi’  cumhuriyetimizin ikinci yüzyılı için kıymetle, tüm kurum ve kuruluşların, siyasi partilerin, parlamenterlerin dikkate alması gereken  özel bir proje olarak değerlendirilmeli ve desteklenmeli.”

“Atatürk’e borcumuzu ödemek için varız”
Çağdaş Hayatı Destekleme Derneği Genel Lideri Prof. Dr. Ayşe Yüksel de İzmir’de bu türlü bir çalıştayın düzenlenmesinin çok kıymetli olduğunu vurguladı. Yüksel, “24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutluyoruz. 24 Kasım, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün millet mekteplerinin baş öğretmenliğini kabul ettiği gündür. Bizler öğretmenlerimizin eserleriyiz. Ne memnun bize kurucusu birebir vakitte ülkenin baş öğretmeni olan bir ülkede doğmuşuz. Ne kadar büyük gurur taşıyorsunuz. Nitelikli eğitimi konuşuyoruz. Bunları çoktan aşmış olmamız lazımdı. Lakin bugün nitelikli eğitim konuştuğumuz için aksiliklere değinmek istemiyorum. Hoş yanları görmek istiyorum. Atatürk’ün bize 100 yıl evvel sunduğu nitelikli eğitimi hatırlamak istiyorum” dedi.  

“Eğitim alanında çok fazla yıkım yaşanıyor”
Eğitim-Sen Genel Başkanı Kemal Irmak da yaptığı konuşmada eğitim alanında yaşanan sıkıntılara dikkat çekti. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün buruk bir sevinçle kutlandığını tabir eden Kemal Irmak, şunları söyledi: “İleri yaşına karşın hala çalışmak zorunda kalınmayan, fiyatlı öğretmenliğin olmadığı, herkesin teminatlı halde çalıştığı bir ülke istiyoruz. Vicdanı ve irfanı hür eğitimcilerin bu toplumda yine var olduğu bir Türkiye ikliminde 24 Kasım’ı çok çok daha içten kutlayacağız. Bugün bu ülkede ne çeşit kötülük yaşanıyorsa hepsi 12 Eylül 1980 darbesi tarafından atılan tohumlardan kaynaklı. Umutlu olmamız gerekiyor, bunun için çok neden var ancak eğitim alanında çok fazla yıkım yaşıyoruz. Eğitim sendikası olarak eğitim manasındaki yıkımları derinden yaşıyoruz. Kamusal ve bilimsel eğitim çok kıymetli. Özel okul sayısı bu iktidar devrinde yüzde 1,2’den,  yüzde 10’lara çıktı. Bunların birçoklarını tarikat ve cemaatler yönetiyor. Dünyada demokrasi insan hakları problemlerini aşan ülkelerin birçok, bu çıkışı eğitimde bulmuş. Eğitimi buna nazaran dizayn eden ülkeler hem ekonomik olarak gelişmiş. Hem insan hakları olarak ülkelerini aşikâr bir yere getirmişler. Bu ülkelerin hiç birinde özel okul yok. Laik, bilimsel eğitim konusunda birleşerek uğraş etmeliyiz” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı