Füsun Özsakalar, Semih Sığırcı, Büşra Şahin, Hülya Erol ve Almira Agara, İzmir’in dört bir yanında miniklere okul öncesi eğitim veren İzmir Büyükşehir Belediyesi İZELMAN Anaokulları öğretmenlerinden yalnızca birkaçı. 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle onlarla konuştuk. Kimi çocuklardan ayrılacağı için emekli olmak istemediğini söyledi, kimi geçirdiği hastalığı çocukların sevgisiyle atlattığını anlattı.

18 kreş ve anaokulu eğitim merkezi ile 24-72 ay ortası çocuklara eğitim veren İzmir Büyükşehir Belediyesi İZELMAN Anaokulları’nın öğretmenleri, 24 Kasım Öğretmenler Günü’ne özel tatlı bir heyecan yaşıyor. İZELMAN bünyesindeki okullarda misyon yapan 92 öğretmenden yalnızca birkaçı olan Füsun Özsakalar, Semih Sığırcı, Büşra Şahin, Hülya Erol ve Almira Agara, öğretmenlik mesleğinin kutsallığını ve miniklerle kurdukları özel bağı anlattı.

“Çocukların verdiği güç, hastalığı bile yenmenize yardımcı olabiliyor”
İZELMAN Anaokulları’nda vücut eğitimi öğretmenliği yapan Semih Sığırcı, mesleğine tutkuyla bağlı. O kadar ki çocuklar sayesinde hastalığın bile üstesinden gelindiğini anlatıyor.
Semih Sığırcı, 7 yaşında jimnastik branşında lisanslı atlet olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü’nde mesleğine başladı. Ulusal atlet da olan Sığırcı, Türkiye’de şampiyonluklar elde ederken, yurt dışında Türkiye’yi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni muvaffakiyetle temsil etti. Birebir vakitte Türkiye’nin senkronize trambolin branşındaki birinci madalyasını kazanan Sığırcı, “Üniversite devri de dahil olmak üzere İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin maddi ve manevi katkıları sayesinde eğitim hayatımı tamamladım. Spor hayatımda sağladığım tecrübeleri de İZELMAN Anaokulları’ndaki çocuklarımıza aktarıyorum” dedi.  
İki yıl evvel önemli bir rahatsızlık geçirdiğini aktaran Sığırcı, “O süreçte öğrencilerim bana bir tablo hazırlamıştı. Onların verdiği sevgi beni çok memnun ediyor. Çocukların verdiği güç, bu türlü büyük bir hastalığı bile yenmenize yardımcı olabiliyor. İşimi ve çocukları çok seviyorum. Öğretmenlik çok kutsal bir meslek” diye konuştu.

Mesleğinde 30. yılını devirdi
İZELMAN Anaokulları’nda 1994 yılından beri öğretmenlik yapan Füsun Özsakalar’a nazaran ise şayet öğretmenseniz tıpkı vakitte hem anne hem doktor hem kuaför hem psikolog hem de hiç büyümeyen bir çocuksunuz.  Özsakalar, öğretmenliğin büyük bir sorumluluk olduğunu belirterek “Aileler gözünden bile sakındığı en pahalı varlığı olan çocuklarını size emanet ediyor. Siz inanç hissini o denli hissettirmeli, sevginizi onlara o denli geçirmelisiniz ki aranızda bir bağ oluşsun. Benim bu bağım, 30. yılını devirdi” dedi.
İZELMAN Anaokulları’nda yalnızca öğretmen olarak değil bir dost, bir rehber, bir yol arkadaşı olarak da var olduğunu söyleyen Özsakalar, “Çünkü çocuklarımla, velilerimle, idarecilerimle ve iş arkadaşlarımla kurduğum bu bağ beni motive ediyor. Bazen ‘Emekli olmayı düşünmüyor musun?’ diye soruyorlar. Emeklilik niyeti bile bazen bana güç geliyor. Ben işini çok seven, üreten ve Atatürk’ün yolunda çocuklar yetiştiren bir öğretmenim” sözlerini kullandı.
“24 Kasım’ı öğrencilerimle geçireceğim”
İZELMAN Evka 1 Buca Anaokulu’nda vazife yapan öğretmen Büşra Şahin de 2 yıllık ortanın akabinde öğrencilerine tekrar kavuştuğunu belirterek “Ben 8 yıl okul öncesi öğretmenliği yaptım. 2 yıldır da İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin öteki bir ünitesinde çalışıyordum lakin öğretmenlik yapmıyordum. Öğretmenler Günü, benim için 2 yıldır buruk geçiyordu. Bu sene ise 24 Kasım’ı öğrencilerimle geçireceğim için çok heyecanlı ve memnunum. İZELMAN çatısı altında çalıştığım için de ayrıyeten onur duyuyorum” diye konuştu.

“Yeniden dünyaya gelsem tekrar bu mesleği seçerdim”
İZELMAN Anaokulları’nda 25 yıldır öğretmenlik yapan Hülya Erol da bu uzun seyahati işini çok sevmesine bağlıyor. Erol, 25 yıldır birebir heyecan, tıpkı tutku, tıpkı motivasyon, tıpkı güçle vazifeme devam ettiğini vurgulayarak “Öğretmenlik, hayat uzunluğu süren bir seyahat. Bu seyahatte bana eşlik eden canların kalbinde atmak, onların yüreğinde olmak çok farklı bir his. İşimi çok severek yapıyorum. Bu mesleği seçmemdeki temel neden çocukların şartsız sevgisi, ilgisi, meraklı bakışları, heyecanları. Yine dünyaya gelsem tekrar bu mesleği seçerdim” tabirlerini kullandı.

“İZELMAN Anaokulları’ndan vazgeçemiyorum”
İZELMAN Ataşehir Anaokulu öğretmeni Almira Agara da okul öncesi öğretmenliği mezunu olduğunu belirtti. Çocukları çok severek bu mesleğe başladığını aktaran Agara, “Aynı vakitte 3 yıldır çocuk ve yetişkinlere yönelik yoga eğitmenliği yapıyorum. Yoga eğitmenliğine başlayan birçok arkadaşım kendi mesleklerini bıraktı fakat ben İZELMAN Anaokulları’ndan vazgeçemiyorum. Zira hem çocukları çok seviyorum hem de İZELMAN’da olmak bana kendimi her vakit kendi evimdeymişim üzere hissettiriyor” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı