Keçiören Belediyesi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 105. Yılı erdemine Necip Fazıl Kısakürek Tiyatro Salonu’nda müzikal söyleşi programı düzenledi.

Program Ulusal Uğraş devrinde Atatürk’ün Ankara’ya gelişini anlatan birbirinden eşsiz fotoğrafların yer aldığı stant ile açıldı. Fotoğraf standını gezen sanatseverlere çello ve keman konçertosu eşlik etti. Hürmet duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan program, seymen grubunun gösterisi ile devam etti. Kurtuluş Savaşı’na yönelik araştırmalarıyla tanınan tarihçi muharrir Dr. Selim Erdoğan’ın sunumu ile gerçekleşen Kızılca Gün ve Sonrası isimli müzikal söyleşiye, kelam ve sazlarıyla Kubilay Dökmetaş, Ümit Bekizağa, Gürbüz Gözüm ve Canan Kara eşlik etti. Keçiören Belediye Lideri Dr. Mesut Özarslan’ın ev sahipliğinde gerçekleşen söyleşiye Mareşal Fevzi Çakmak’ın torunu Doç. Dr. Fatma Nur Çakmak, PM Üyesi Saniye Barut, Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Keçiören Belediyesi Lider Vekili Tolga Turgut, lider yardımcıları Serkan Bedirhanoğlu, Buyruk Can Tunç, Selçuk Karadağ, Keçiören CHP Keçiören İlçe Başkanı Berk Kılıç, Keçiören İlçe Kadın Kolları Başkanı Firdevs Soy, Pursaklar İlçe Lideri Hüseyin Benek ve muhtarlar katıldı.

Katılımcılara Nutuk armağan edildi

Ankara’nın 3000 yıllık geçmişinin, ahi ve seymen geleneğinin ve Türk Milliyetçiliğinin gelişiminin anlatıldığı söyleşi de Atatürk’ün sevdiği türküler de iştirakçilere müzik ziyafeti yaşattı. Program sonrasında vatandaşlara Keçiören Belediyesi tarafından özel olarak hazırlanan her yaş kümesine uygun Nutuk kitabından oluşan dörtlü kitap seti ile Ulusal Gayret periyoduna ilişkin kitaplar armağan edildi.

Ankara’ya geliş öyküsü kolay bir öykü değildir

Keçiörenlilere sarı saçlı, mavi gözlü Atatürk’ümüzün yılmaz bekçileri diyerek kelamlarına başlayan Keçiören Belediye Lideri Dr. Mesut Özarslan, “Atatürk’ümüzün Ankara’ya gelişini büyük bir onur ve gururla anıyoruz. Ankara’ya geliş kıssası kolay bir öykü değil, Hoca Ahmet Yesevi ve Anadolu erenleriyle yurt edinmemizi sağlayan atalarımızın o periyotta nasıl Anadolu’yu bizlere bıraktığının öyküsüdür. Biz bunun şuurundayız ve bize emanet edilen bu vatana ilim ve bilim yuvası olması ismine her daim hizmet etmeye devam edeceğiz” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı